Esas No: 2020/29271
Karar No: 2022/8395
Karar Tarihi: 26.04.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/29271 Esas 2022/8395 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında sanık mahkum edilmiştir. Dosya incelenerek TCK'nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi ile TCK'nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak, dosyadaki deliller karşısında kurulan hükümde bir yanlışlık tespit edilerek bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. Sanığın çaldığı suça konu iki adet çantanın toplam değerinin 100,00 TL olduğu tespit edilmiştir ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 09/05/2017 tarihli ve 2015/13-156 Esas, 2017/256 Karar sayılı kararı gereğince, kurulan hükümde TCK'nın 145. maddesi uygulanması zorunluluğu bulunduğu belirtilmiştir. Karar oy birliğiyle alınmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi (hak yoksunlukları)
- 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi (TCK'nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği)
- 5237 sayılı TCK'nın 145. maddesi (küçük değerdeki hırsızlık suçlarında uygulanacak cezalar)
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Dosya içerisindeki 21.09.2015 tarihli Teslim ve Tesellüm Tutanağı’na göre, sanığın çaldığı suça konu iki adet çantanın toplam değerinin 100,00 TL olduğu anlaşılmakla, inceleme konusu 28.12.2015 tarihli hükümden sonraki Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 09/05/2017 tarihli ve 2015/13-156 Esas, 2017/256 Karar sayılı kararı karşısında, kurulan hükümde 5237 sayılı TCK'nın 145. maddesinin uygulanması gerektiğinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 26.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.