10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5858 Karar No: 2016/8809 Karar Tarihi: 30.05.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/5858 Esas 2016/8809 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/5858 E. , 2016/8809 K. "İçtihat Metni"
Mahkemesi :ş Mahkemesi
No : Dava, davacının yersiz ödenen aylıkların faizi ile tahsili istemine ilişkindir. Mahkeme, bozma ilamına uyularak hükümde belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş."ye ait işyerinde çalışan davacının işverenin isteği üzerine iş akdini sona erdirerek davacı Kuruma başvurarak yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunduğu, davalıya 15.03.2003 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, davalının, idari yargıya dava açarak işverenin zorunlu emeklilik işleminin iptalini istemesi sonucu, İstanbul Bölge İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararı ile 27.01.2005 tarihinden itibaren tüm sigorta kollarına tabi olarak çalışmaya başladığı, Kurumca, anılan çalışma nedeni ile başlangıçtan itibaren yaşlılık aylıkları iptal edilerek 15.03.2003-21.08.2006 tarihleri arasındaki aylıkların yersiz ödendiği gerekçesi ile borç kaydedildiği ve tahsili için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafından İdare Mahkemesinde açılan davada, idarenin işleminin iptaline karar verildiği ve anılan kararın 13.04.2014 tarihinde kesinleştiği, Kurumca, anılan kararın kesinleşmesi sonrası ihtilaf konusu dönemde geçmişe yönelik bir sigortalılığın kabul edilmediği, bu halde, 14.03.2003-27.01.2005 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı çalışma bulunmadığından davacının anılan dönemde yaşlılık aylığı almasında hukuka aykırılığın bulunmadığı belirgindir. 27.01.2005-21.08.2006 tarihleri arasındaki çalışmalar yönünden ise, davalının Kuruma 506 sayılı Yasanın 63. maddesinin (B) bendi kapsamında sosyal güvenlik ./..
destek primine tabi olarak çalışma isteği yönünde seçimlik hakkını kullanmak amacı ile başvurusunun bulunmadığı anlaşılmakta ise de, dava dışı işveren ile davalı tarafından ödenen tüm sigorta kollarına tabi prim tutarının sosyal güvenlik destek primi tutarını aşar şekilde olması ve sigortalının yazılı istemi bulunmasa dahi çalışma süresince sigortalı adına tüm sigorta kollarından prim ödenmesi nedeni ile bu olgunun, sigortalının 506 sayılı Kanunun 63/B bendi kapsamında tercihini kullandığı 27.01.2005-21.08.2006 tarihleri arasındaki çalışmaların sosyal güvenlik destek primine tabi gerçekleştiği ve bu durumda yaşlılık aylıklarının iadesinin gerekmediği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 30.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.