20. Hukuk Dairesi 2014/474 E. , 2014/3050 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Pülümür Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 18/04/2011
NUMARASI : 2004/211 - 2011/1
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında P.. Merkez Mahallesi 250 ada 1 parsel sayılı ... m2 yüzölçümlü taşınmaz, mera niteliğiyle tespit edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kadastro tesbitinin iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamıştır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; hükme esas alınan orman bilirkişi raporuna ekli 1984 tarihli memleket haritasında dava konusu taşınmazın küçük bir kısmı yeşil alanda gözüktüğü halde, bilirkişi taşınmazın tamamının yeşil renkli ormanlık alanda kaldığını belirtmek suretiyle çelişkiye düştüğü gibi, kullanılan memleket haritası da yeni tarihli olup yöreye ait en eski tarihli memleket haritası da getirtilip uygulanmamıştır. Bu nedenle, orman bilirkişi raporu çelişkili ve yetersiz olup hükme esas alınamaz. Diğer taraftan, dava konusu taşınmaz mera niteliği ile tespit edilmiş olup, kanunî hasım olan P.. Belediye Başkanlığı yerine P.. Merkez Mahallesi Muhtarlığına husumetin yöneltilmesi de doğru değildir. Bu nedenle;
Mahkemece, öncelikle P... Belediye Başkanlığı davaya dahil edildikten sonra yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde
yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle, davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17/03/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.