11. Hukuk Dairesi 2017/2065 E. , 2019/1187 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... .... Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 06/.../2016 tarih ve 2015/642-2016/887 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen .../02/2019 günü hazır bulunan davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin konutunun dava dışı ...’e 60.000,00 TL bedel karşılığı satışı konusunda anlaştıklarını, ..."in dairenin alımı sırasında kredi kullanmak amacıyla davalı bankanın ... Şubesi’ne müracaat ettiğini, kredi işlemleri sırasında davalı banka çalışanı..."in yardımcı olduğunu, kredinin onaylanması sonrasında tapuda işlemlerin yapıldığını, işlemler öncesinde müvekkilinin..."in talimatı uyarınca davalı bankanın ... Şubesinde adına hesap açtığını, tapudaki işlemler sonrasında tarafların bankaya geldiğini, müvekkilinin parasını talep etmesi üzerine...’in işlemlerin yetişmeyeceğini, bir sonraki gün paranın aktarılacağını bildirdiğini, müvekkilinin acil ihtiyacı olduğunu söylemesi üzerine ....000,00 TL çıkartıp bunun 9.000,00 TL’sini müvekkiline 6.000,00 TL"sini ..."e verdiğini, ertesi gün hesabına parasını yatmadığını gören müvekkilinin..."i aradığını, kendisini bir yanlışlık olmuş diyerek oyaladığını, sonrasında paranın müvekkiline ödenmediğini, müvekkilince yapılan araştırmalar neticesinde paranın ... ve müvekkilini davalı banka şubesine yönlendiren... ve onun yakınlarınca kullanılan kredilerin kapatılmasında kullanıldığını, müvekkilinin yapmış olduğu görüşmelerden bir sonuç alamadığını, konu hakkında halen derdest ceza davasının bulunduğunu, müvekkilinin bu olay nedeniyle manevi anlamda çöküntü yaşadığını ileri sürerek 51.000,00 TL maddi. 5.000,00 TL manevi tazminatın 30...2009 tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ... adına tahsis edilen kredinin adına açılmış hesaba aktarıldığını, 30...2009 tarihli makbuzla bu paranın masraf ve kesintiler haricinde kalan kısmını ... ve davacı tarafından imzalı dekontla çekildiğini, her iki şahsın dekont üzerinde imzasının bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; uygulamada konut finansman kredilerinin krediyi kullanan müşteriye değil, konutu satan kişiye ödenecek olmasına rağmen ve bu doğrultuda kredi kullanan müşteriden alınan transfer talimatı gereğince konut satış bedelinin kredi müşterisinin kredi hesabından satıcının bildirdiği hesaba transfer edilecek olmasına rağmen somut olayda sadece alıcı ..."e 77.500,00 TL nakden ödenmiş gibi gözüktüğü, ..."e yapılan ödeme dekontunda davacı ..."in imzasının olmasının bu şahsa ödeme yapıldığını göstermediği, banka müfettişlerince yapılan soruşturma gereği mevcut kredinin dava dışı banka müşterisi... tarafından kullanılan dolaylı kredilere ilişkin borçların tahsili için kullanıldığı, haksız fiil nedeniyle doğan bu zararda hukuka aykırı fiil ile zarar arasında doğrudan doğruya illiyet bağının mevcut olduğu, bankanın sorumluluğunun TBK’nın 66. maddesinde düzenlenen özen sorumluluğu başlığı altında adam çalıştıranın sorumluluğu olduğu, zararın oluşmasında davalı bankanın %85 oranında, davacının ise tapudaki satış işlemleri aşamasında parasını almamasına rağmen imzalamış olduğu satışa ilişkin akit tablosunda parayı aldığını belirtmiş olması, parayı almamasına rağmen ödeme dekontunu imzalamış olması ve paranın alınmasını izleyen günlerde itiraz etmeyerek zararın oluşmasında kendisinin de etkili olmasına göre %... oranında kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 43.350 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Mahkeme ilamı, davacı vekiline ....03.2017 günü, davalı tarafın temyiz dilekçesi ise 31.03.2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve hüküm davacı vekili tarafından HUMK 433"üncü maddesinde öngörülen katılma yoluyla temyiz süresi geçirildikten sonra 14.04.2017 tarihinde temyiz edilmiştir. 01.03.1990 gün ve ...-4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı’nda süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında yerel mahkeme bir karar verilebileceği gibi, Yargıtay"ca da bir karar verilebileceği öngörüldüğünden HUMK 432/4"üncü maddesi uyarınca davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
...- Davalı vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince dava, dava dışı...."e kullandırılan konut kredisinin taşınmazın satıcısı olan davacıya ödenmemesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamında, davacıya ait taşınmazın dava dışı ..."e satıldığı, satım işlemi sırasında dava dışı ..."in davalı bankadan konut kredisi kullandığı, kullanılan kredi nedeniyle taşınmaz üzerine davalı banka yararına ipotek tesis edildiği, uyuşmazlığın; kredi bedelinin kime ve ne suretle ödendiği veya ödenmesi gerektiği hususlarında toplandığı, mahkemece; uyuşmazlığın çözümüne yönelik yapılan araştırma ve alınan bilirkişi raporları hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmayıp, davalı bankanın kayıtları üzerinde araştırma yapılarak ibraz edilen dekont tarihinde kasadan fiilen çıkışı yapılmış bir paranın bulunup bulunmadığı, kredi bedeli ile üçüncü kişilere ait kredi hesaplarının kapatılıp kapatılmadığı hususları da irdelenerek davalı banka tarafından 818 sayılı BK’nın 99. maddesi hükmünde yazılı olan özen yükümlülüğüne, bankacılık teamüllerine ve kredi sözleşmesi hükümlerine uygun davranılıp davranılmadığı konusunda bilirkişiden ek rapor ya da oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmak suretiyle oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi istenmiştir.
Bu durumda mahkemece, dava konusu idari soruşturma ve müfettiş raporları tam olarak dosya arasına celp edilip davalı banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yaptırılarak davalı banka tarafından dosyaya ibraz edilen ... adet ödeme dekontu ile yapılan ödemelerin ne surette kimlere yapıldığı, ödeme tarihlerinde kasadan fiilen çıkışı yapılmış bir paranın bulunup bulunmadığı, kredi bedeli ile üçüncü kişilere ait kredi hesaplarının kapatılıp kapatılmadığı hususlarında değerlendirme yapılıp davacının imzası bulunan dekont bakımından ispat yükü de nazara alınmak suretiyle bozma gereğine uygun, denetime elverişli bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davalı banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapılmaksızın dosya üzerinden bilirkişi raporu alınmak suretiyle eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan ....037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.