18. Ceza Dairesi 2015/24832 E. , 2016/14028 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Müstehcenlik, özel hayatın gizliliğini ihlal, aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali, şantaj, kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLERLER : Beraat, mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlere karşı katılan sanık ... tarafından temyiz dilekçesinin süresi içerisinde verilmediği,
Katılan ..."in de katılan sanık ... hakkındaki müstehcenlik suçundan kurulan hükmü temyize hakkı olmadığı,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, bu hükümler yönünden katılan ... vekili ile katılan sanık ..."in, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Katılan sanık ... hakkında aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçundan verilen beraat kararının usul ve Kanuna uygun olduğu anlaşıldığından, katılan ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
3- Katılan sanık ..."e yükletilen özel hayatın gizliliğini ihlal eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenlemenin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve katılan sanık ..."in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görülmüş ise de, bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.