17. Hukuk Dairesi 2014/16106 E. , 2016/11047 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline ..."nın .... plakalı motorsiklet yönetiminde iken ve davalı ...Ş"nin sigortacısı olduğu . .. plakalı kamyonet sürücüsü ...."nun sevk idaresinde aracın çarpması sonucu maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası yaptığını kaza neticesinde %41 oranında sürekli sakat kaldığını, bu nedenle şimdilik sürekli sakatlık tazminatı olarak 20.000,00.TL tazminatın faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını dava ve talep etmiş, yargılama sırasında talebini 35.939,19 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili; davacının... Devlet Hastanesinden alınan epikriz raporunda tüm vucüt fonksiyon kaybı oranının %41 olduğu, .... Devlet Hastanesinden alınan sağlık kurulu raporunda davacının hayati tehlikesinin geçtiği tıbbi müdahale ile iyileşeceği, kemik kırığı olmadığı, çehrede sabit eser olmadığı, sol ayak bileği medialede açık yaranın tıbbi müdahale ile iyileşeceği, yaşamsal tehlike oluşturmayacağının tespit edildiği bu belgelerin çelişkili olduğu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Davanın kabulü ile 35.939,19.TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan kalıcı iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen 818 sayılı Borçlar Kanununun 46. maddesinde (6098 sayılı TBK. Bedensel Zarar madde 54), bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücü kaybı da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Sözkonusu belirlemenin ise ... .. Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. (HGK 17.06.2015 tarih, 2013/17-2423 esas, 2015/1661 karar sayılı ilamı)
Somut olayda, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan, ... Eğitim ve araştırma hastahanesince düzenlenen 05.11.2010 tarihli sağlık kurulu raporunda davacının sol yak bileği kırığı ve dizartri nedeniyle %41 özürlü olduğu bildirilmişken, mahkemenin ara kararı üzerine davacının maluliyetine ilişkin alınan ... tarafından düzenlenen 16.01.2014 tarihli raporda ise davacının organik beyin zedelenmesinden sonra oluşan kalıcı özgül bozukluklar nedeniyle %100 malül, olduğu belirtilmiştir. Dosya içinde davacının maluliyetine ilişkin çelişkili iki rapor bulunmakta olup bu çelişki giderilmeden karar verilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü Kaybı ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun şekilde davacının maluliyet oranının tespitine ilişkin ve sağlık kusurlu raporu arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde İstanbul ... Dairesinden
usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli, davacının maluliyet (geçici ve sürekli) derecesi ve oranının, iyileşme süresinin belirlenmesi amacıyla rapor alınıp sonucuna göre göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Her ne kadar kaza tespit tutnağında davacı motorsiklet sürücüsünün kask takıp takmadığına ilişkin bir bilgi yok ise de dosya kapsamına göre davacının yaralanmasının kafa tarvması şekilde gerçekleştiği anlaşılmaktadır.Bu halde davacının kaza sırasında kask takıp takmadığı, takmamış ise bu durumun müterafik kusur oluşturup oluşturmayacağının, yine ceza dosyasındaki bu husustaki maddi olgular da gözetilerek tartışılması, müterafik kusur oluşturduğunun kabul edilmesi halinde 818 sayılı BK.nun 44.maddesi uyarınca tazminattan %20 oranında indirim yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenle davalı ... şirketi vekilinin ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.