1. Hukuk Dairesi 2020/3484 E. , 2021/4518 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan babaları ...’in maliki olduğu dava konusu 630 ada 2-3-7-8 parsel sayılı taşınmazları mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak 29.06.1994 tarihinde davalı oğluna satış yoluyla temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında mirasçılar (davacılar ile davalı) adına tescilini istemişlerdir.
Davalı, zamanaşımı süresinin geçtiğini, mirasbırakanın intifa hakkını üzerinde bırakarak satış yaptığını, mirasbırakanla birlikte yaşayıp ona baktığını, çeşitli hastalıkları olan mirasbırakanın satış bedelini sağlık harcamalarında kullandığını, dava konusu taşınmazları verimsiz bir halde iken satın alıp masraf ve emek harcamak suretiyle verimli hale getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıların miras payları oranında iptal tescile dair verilen kararın davalı tarafından istinafı üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle YHGK"nun 2017/1-1265 Esas 2020/764 Karar sayılı 14.10.2020 tarihli kararına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 18.819,37 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/09/2021 tarihinde kesin olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)
- KARŞI OY-
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin kararın davalı tarafından istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesi Dairesi tarafından istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin sayın çoğunluğu tarafından hüküm onanmıştır.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakanın 4 adet taşınmazını intifa hakkını üzerinde tutarak 1994 yılında davalıya satış suretiyle temlik ettiği, 1995 yılında öldüğü, eşinin kendisinden sonra ölümü ile yalnızca davanın taraflarının mirasçı olarak kaldığı, davanın 2017 yılında açıldığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, TMK"nın 6. ve HMK"nın 190. maddesi hükümleri gereğince herkes iddiasını ispat ile yükümlüdür. Bu anlamda davacı, temlikin mal kaçırma amacıyla yapıldığını ispat etmelidir.
Öte yandan HMK"nın 25/2 maddesi gereğince, kanunla belirtilen durumlar dışında hakim, kendiliğinden delil toplayamaz.
Somut olayda, davacı tanık deliline dayanmış ancak verilen sürede tanık ismi bildirmemiştir. Davanın niteliği itibari ile kamu düzenini ilgilendirmediği, re"sen araştırma ilkesinin geçerli olmadığı ve taraflarca getirilme ilkesine tabi bir dava olduğu gözetildiğinde, mahalli bilirkişi beyanı ile iddianın ispatlanması mümkün değildir. Bu tür davalarda dava malzemelerinin toplanması ve mahkemeye sunulması taraflara aittir. Mahkeme, sadece tarafların getirdiği ya da masrafını verip getirilmesini istediği delillere dayalı olarak hükmünü kurabilir. Mahkemenin, kolluk tarafından bildirilen mahalli bilirkişileri dinlemek ve beyanlarını "tanık" beyanı olarak nitelendirmek suretiyle hükmüne esas alması önemli bir usul hatasıdır. Devredilen taşınmaz sayısı ve sosyo-ekonomik durum araştırma sonucu gibi diğer maddi olgular, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığını kabule yeterli değildir. Muris muvazaası iddiası yöntemince ispatlanamadığından davanın reddi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, hükmün bozulması gerektiği kanaatinde olduğumdan, sayın çoğunluğun hükmün onanmasına yönündeki kararına katılmıyorum.