Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3774
Karar No: 2018/4129
Karar Tarihi: 30.10.2018

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/3774 Esas 2018/4129 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ödenen bedelin iadesi talebi üzerine açılmıştır. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Taraflar arasında 2014 yılında sözlü eser sözleşmesi yapılmıştır. Davacı, davalıya ödeme yapmış ancak davalı teslim etmesi gereken ürünleri zamanında teslim etmemiştir. Davacı, ödenen bedelin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı, teslimle beraber teçhizatların kurulumunu yaptığını ve ürünleri teslim ettiğini savunmuştur. Ancak mahkeme, teslimin yapılmadığına ve davanın kabulüne karar vermiştir. Dava dosyası istinaf edilmiştir. Temyiz incelemesi yapıldığında ise, davalının teslim vakıasını her tür delil ile kanıtlayabileceği belirtilmiştir. Davalı tarafın tanık deliline dayandığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, davalı tanıklarının dinlenmesi, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği belirtilmiş ve kararın davalı yararına bozulması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise, Türk Borçlar Kanunu'nun 470 ve devamı maddeleri olarak belirtilmiştir. Bu madde hükümleri, eser sözleşmelerinde yüklenicinin sadece eseri meydana getirmesi, asli edim borcunu yerine getirdiği anlamına gelmedikten sonra yüklenici, eseri, iş sahibine sözleşmeye uygun teslim ettiğini kanıtlamak zorundadır.
15. Hukuk Dairesi         2018/3774 E.  ,  2018/4129 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.
    Davacı iş sahibi vekili; davacının ... Gıda Toptan Mutfak Ekip. ve Dekorasyon adlı iş yerinin sahibi olduğunu, iş yeri için gerekli güvenlik ve kamera kurulumu, yazılımı, bakımı, servis için davalı ile anlaşma yaptıklarını, yapılan anlaşma gereğince KDV dahil 11.994,37 TL karşılığında gerekli teçhizatlarını kurulumu, bakımı, yazılımı işlerini yapmayı davalının taahhüt ettiğini, davacının davalıya toplam 8.000,00 TL ödeme yaptığını, davalının satış gereği teslim etmesi gereken ürünleri teslim etmediğini, kendisine düşün edimleri yerine getirmediğini, faturada adı geçen ürünlerin davacıya teslim edilmediğini, satışın yapıldığı 04.07.2014 tarihinden bu yana davalı tarafından hiçbir iş yapılmadığını, davalının davacıyı sürekli oyalayarak güvenini suistimal ettiğini davalının vaat ettiği ve faturalandırdığı ürünlerin hiçbirini teslim etmediğini, davacının mağduriyetine sebep olduğunu ve davalıya ödenen 8.000,00 TL"nin 04.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Davalı yüklenici vekili; öncelikle yetki itirazında bulunmuş ve yetkili mahkemenin ... mahkemesi olduğunu beyan etmiş, esasa ilişkin ise, taraflar arasında 04.07.2014 tarihinde sözlü sözleşme yapıldığını sözleşme gereğince malları teslimle beraber teçhizatların kurumunu da yaptığını, bu ürünlerin bedeline karşılık davacı adına faturasının kesildiğini ve teslim edildiğini, davacının eksik ödeme yaptığını bununla ilgili olarak da ... 6. İcra Müdürlüğü"nün 2015/6299 Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, davacının ürünlerini
    teslim almasına rağmen eksik ödemede yapıldığını davacının taleplerinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu ve davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulüne, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile 8.000,00 TL"nin 04.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi"nin 28.05.2018 tarih, 2017/152 Esas, 2018/664 Karar sayılı kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmekle yapılan temyiz incelemesinde;
    Davacı taraf iş bedeli olarak ödenen bedelin tahsilini talep etmekte, davalı taraf ise üzerine düşen edimi ifa edip malları teslim ettiğini savunmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık teslimin yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Taraflar arasında 2014 yılı içerisinde sözlü eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında sözlü olarak kurulan bu sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği açıktır. Genel olarak eser sözleşmelerinde yüklenicinin sadece eseri meydana getirmesi, aslî edim borcunu yerine getirdiği anlamına gelmemektedir. Yüklenici, sözleşmeye uygun meydana getirdiği eseri teslim borcu altındadır. Yüklenici üstlendiği eseri meydana getirecek ve meydana getirdiği bu eseri, iş sahibine usul ve yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olarak teslim edecektir. Eseri teslim borcu yüklenicide olduğundan eserin teslim edildiğini kanıtlama borcu da yükleniciye düşmektedir. Bir başka deyişle yüklenici, eseri, iş sahibine sözleşmeye uygun teslim ettiğini kanıtlamak zorundadır. Davalı yüklenici savunmasını kanıtlayabilmesi için, eseri iş sahibine süresi içerisinde iş sahibinin iş yerinde teslim ettiğini kanıtlamakla yükümlüdür.
    Eser sözleşmelerinde teslim, yüklenicinin tamamladığı eseri sözleşmeyi ifa etmek niyeti ile iş sahibinin fiili hakimiyetine geçirmesi olarak tanımlanmaktadır. Teslimi kanıtlama yükü somut olaydaki savunmaya göre davalı yüklenicide olmakla bu teslimin nasıl kanıtlaması gerektiği davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Eserin teslim edilip edilmediğinin ispatında taraflar ispatın hangi delillerle yapılacağı hususunda sözleşmeye hüküm koyabilirler ve teslim konusunda bir delil sözleşmesi yapabilirler. Böyle bir delil sözleşmesi yoksa yüklenicinin meydana getirdiği eseri teslim ettiği vakıasını, teslim, hukuki işlem değil, hukuki fiil olduğundan kural olarak her tür kanıtla bu arada tanıkla dahi ispat edebilir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; taraflar arasında kurulan sözleşme ilişkisinde yazılı bir sözleşme ve bu sözleşmede yer alan teslime ilişkin bir delil sözleşmesi niteliğinde teslim vakıasının ispatına ilişkin bir hüküm bulunmadığından davalı yüklenici teslim vakıasını her tür delil ile kanıtlayabilecektir. Davalı vekili cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmış olmakla, usulüne uygun şekilde teslim vakıasına ilişkin olarak davalı
    tanıkları dinlenmeli, davalı taraf aşamalardaki dilekçelerinde keşif ve bilirkişi incelemesi deliline de dayandığı anlaşılmakla gerektiğinde mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi de yapılarak diğer deliller de gözetilmek suretiyle teslim yapılıp yapılmadığı hususu hiç bir duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, buna göre uyuşmazlık hükme bağlanmalıdır. Davalı delilleri toplanmaksızın esasa ilişkin hüküm kurulması, Anayasa"nın 36. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. ve 6100 sayılı HMK"nın 27. maddelerinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukukî dinlenme hakkının ve dolayısıyla savunma hakkının ihlâli niteliğinde değerlendirilmiş, usul ve yasaya aykırı hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 30.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi