8. Hukuk Dairesi 2012/6515 E. , 2012/6638 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ve müşterekleri ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Bala Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 27.07.2010 gün ve 9/220 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayanarak dava dilekçesinde mevki ve sınırları gösterilen 2013 parsel sınırında bulunan 25-30 dönümlük taşınmaz bölümünün adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu, imar-ihya ve zilyetlikle kazanma koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Köy tüzel kişiliği yargılama oturumlarında temsil olunmamıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, teknik bilirkişi raporunda A ve F harfleriyle gösterilen bölümlerin paylı olarak davacılar adına tapuya tesciline, B, E, G harfleriyle gösterilen bölümlere ilişkin davanın reddine karar verilmesi üzerine; hükmün kabule ilişkin bölümleri davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17.maddelerine dayalı tapuda kayıtlı bulunmayan taşınmazın tapusuz tescili isteğine ilişkindir. Dava konusu yerler 1960 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında ziraata elverişsiz arazi olarak tespit dışı bırakılmıştır. TMK.nun 713/3.maddesi hükmüne göre; tescil davası, Hazineye ve ilgili Kamu Tüzel Kişilerine karşı açılır. Tescile konu taşınmaz Beynam Köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Anılan Köy, 5216 ve 5747 sayılı Kanunlar uyarınca Ankara Büyükşehir Belediye sınırları ve Bala Belediyesi mücavir alan sınırları içerisine alınmıştır. O halde; TMK.nun 713/3.maddesi uyarınca husumetin Bala Belediyesi ile Ankara Büyükşehir Belediyesi"ne yöneltilmesi, yargılamaya geldikleri taktirde savunma ve delillerinin tespiti ile ondan sonra uyuşmazlık hakkında hüküm kurulması gerekmektekdir. Mahkemece açıklanan kanun hükümleri gözardı edilerek taraf teşkili yapılmadan işin esasına girilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırıdır.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.