20. Ceza Dairesi 2018/5895 E. , 2019/5936 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : ADANA Bölge Adliye Mahkemesi 5.Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : a)Mahkûmiyet;Adana 9.Ağır Ceza Mahkemesinin 07.06.2018 tarihli 2017/490 esas ve 2018/325 sayılı kararı
b)Düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi ; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5.Ceza Dairesinin 2018 tarihli 2018/1958 esas ve 2018/1860 sayılı kararı
Sanıklar müdafiilerinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteklerinin, 08/03/2018 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile 5271 sayılı Kanun"un 299/1-1. cümlesine getirilen değişiklik uyarınca; takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
Bölge Adliye Mahkemesi’nce verilen hüküm sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 288.ve 294.maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK’nın 289.maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, temyiz dilekçelerinde ;
Sanık ... müdafiinin; “somut suç şüphesi olduğunda adli arama kararına ihtiyaç bulunduğunu, adli arama kararı olmadan durdurulan aracın hiçbir kanuni dayanak olmadan özel bir işletmeye ait otoparkta arama işlemi yapılarak suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiğini, CMK"nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun bir arama kararı olmadan yapılan arama işlemi neticesinde elde edilen deliller hukuka aykırı yöntemlerle elde edildiğinden hükme esas alınamayacağını, gerçek tutanak tanıklarının dinlenmemesi, tutanak tanığı olduğu iddia edilen tanıkların beyanlarının birbiri ile çelişkili olması ve bu çelişkilerin giderilmemesinin eksik inceleme sebebi olduğunu, mahkemenin gerekçeli kararında farazi anlatımlara dayandığını ve varsayımlara istinaden karar verdiğini, suça konu uyuşturucu maddelerin asıl sahibi olan ... hakkında devam eden soruşturmanın sonucu beklenilmeden verilen kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu” Sanık ... müdafilerinin; “Dosya kapsamında fiziki takip, teknik takip, tanık beyanı ve iletişimin tespiti bulunmadığını, sanık aleyhine hiçbir somut delil bulunmadığını, mahkemenin sadece soyut iddiaya dayılı hüküm verdiğini, sanığın uyuşturucu madde nakli yaptığına yönelik somut delillerin nelerden ibaret olduğu, suçlamayı kabul etmeyen sanığın savunmalarına rağmen, eyleminin uyuşturucu madde nakli yapma olarak değerlendirilmesine esas olan delillerin ne şekilde savunmaya üstün tutulduğunun somut delillere dayalı olarak tartışılıp açıklanması gerektiğini, ulaşılan kanaat üzerinden yazılan gerekçenin şekli anlamda bir gerekçe olup, Anayasanın ve CMK"nın aradığı anlamda bir gerekçe olarak kabul edilemeyeceğini, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hüküm kurulması gerektiğini, alt hadden uzaklaşılarak ceza verilmesinin ve sanık hakkında takdiri indirim hükümlerinin uygulanmamasının hakkaniyete aykırı olduğunu, Adana Bölge Adliye Mahkemesince duruşmalı inceleme isteğinin dikkate alınmayarak dosya üzerinden karar verildiğini ve gerekçesiz şekilde istinaf başvurusunun reddedildiğini” ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmeleri karşısında, temyiz istemlerinin CMK’nın 294/2. maddesi kapsamında olduğu ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’nin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin CMK’nın 302/1.maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza ve tutuklulukta geçen süreye göre sanıklar hakkındaki salıverilme istemlerinin reddine, 7165 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik CMK’nın 304/1. fıkrası uyarınca dosyanın Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesine, karardan bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5.Ceza Dairesine gönderilmesine, 06.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.