Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2021/47
Karar No: 2021/129
Karar Tarihi: 23.02.2021

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2021/47 Esas 2021/129 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacının tazminat talebiyle açtığı davanın ilk derece mahkemesi olan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından reddedilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusu hakkında karar verildi. Kararda, temyiz talebini içeren postanın 24.02.2020 tarihinde Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ulaştığı, temyiz isteminin HMK'nın 361/1. maddesinde düzenlenen iki haftalık süreden sonra yapıldığı ve dolayısıyla davacının temyiz isteminin süresinden reddine karar verildiği belirtildi. Kararda detaylı olarak açıklanan kanun maddeleri şunlardır: HMK'nın 46, 341, 343, 352, 365 ve 366. maddeleri ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 15. maddesinin 3. fıkrası ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in “Kanun yoluna başvuru işlemleri” başlıklı 208. maddesi.
Hukuk Genel Kurulu         2021/47 E.  ,  2021/129 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)



    1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın esastan reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    2. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
    3. Dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.

    I. ÖN SORUN
    4. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında öncelikle, Özel Daire kararının davacıya 06.02.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının posta yoluyla gönderdiği 07.02.2020 tarihli temyiz dilekçesinin Özel Daire tarafından 24.02.2020 tarihinde havale edildiği ve temyiz defterine kayıt tarihinin 24.06.2020 olduğu gözetildiğinde davacının temyiz isteminin süresinde olup olmadığı hususu ön sorun olarak tartışılmış ve değerlendirilmiştir.

    II. GEREKÇE
    5. Bu aşamada istinaf ve temyize ilişkin yasal düzenlemelerin açıklanmasında yarar vardır.
    6. Bölge adliye mahkemeleri 20 Temmuz 2016 tarihinde faaliyete geçmiş olup, bu tarihten itibaren 6100 sayılı HMK’nın istinaf ve temyize ilişkin hükümleri uygulanmaya başlanmıştır.
    7. 6100 sayılı HMK’nın istinaf yoluna başvurulabilen kararları düzenleyen 341. maddesi;
    “(1) İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir…” düzenlemesini içermektedir.
    8. Aynı Kanun’un 361. maddesinde ise;
    "(1) Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir…” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir.
    9. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 02.01.2017 tarihli ve 680 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile değiştirilen (08.03.2018 tarihli ve 7072 sayılı Kanun ile kanun hükmü olarak kabul edilen) “Hukuk ve Ceza Genel Kurullarının görevleri” başlıklı 15. maddesinin 3. fıkrasında;
    “İlk derece mahkemesi olarak ilgili dairelerce verilen hükümlerin temyiz yoluyla incelemesini yapmak” hükmü yer almaktadır.
    10. Bu hükümde Özel Dairelerce ilk derece mahkemesi sıfatıyla verilen kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği ve Hukuk Genel Kurulunun bu kararları temyiz yoluyla inceleyeceği belirtilmektedir.
    11. Yargıtay ilgili hukuk dairesinin tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir; temyiz incelemesi, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılır (Kuru, B.: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış Medenî Usul Hukuku, 2. Baskı, Kasım 2018, s. 645).
    12. Özel Dairelerce ilk derece mahkemesi sıfatıyla verilen kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği bu şekilde belirlendikten sonra davacının temyiz isteminin süresinde olup olmadığına gelince;
    HMK’nın “Temyiz dilekçesinin verilmesi” başlıklı 365. maddesinde “(1) Temyiz dilekçesi, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya Yargıtayın bozması üzerine hüküm veren ilk derece mahkemesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilir.
    (2) Temyiz dilekçesi, kararı veren mahkemeden başka bir mahkemeye verilmişse temyiz defterine kaydolunur ve durum derhâl kararı temyiz edilen mahkemeye bildirilir.
    (3) Temyiz edene ücretsiz bir alındı belgesi verilir.” hükmü düzenlenmiştir.
    13. HMK’nın 366. maddesinin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 343. maddesinde de “(1) İstinaf dilekçesi, kararı veren mahkemeye veya başka bir yer mahkemesine verilebilir. İstinaf dilekçesi hangi mahkemeye verilmişse, o mahkemece bölge adliye mahkemesi başvuru defterine kaydolunur ve başvurana ücretsiz bir alındı belgesi verilir.
    (2) Kararı veren mahkemeden başka bir mahkemeye verilmiş olan istinaf dilekçesi, bu mahkemece yukarıdaki fıkraya göre işlem yapıldıktan sonra kararı veren mahkemeye örnekleriyle birlikte gönderilir. Bu durum derhâl mahkemesine bildirilir.
    (3) İstinaf yoluna başvurma tarihi konusunda 118 inci madde hükmü uygulanır…” düzenlemesi bulunmaktadır.
    14. Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in “Kanun yoluna başvuru işlemleri” başlıklı 208. maddesi “(1) Kanun yoluna başvuru dilekçesi, ön büro veya yazı işlerinde görevli personele teslim edilir.
    (2) Kanun yoluna başvuru dilekçesi harca tabi değilse hemen, harca tabi ise harç ödendikten sonra kaydedilir ve başvuru sahibine ücretsiz alındı belgesi verilir.
    (3) Alındı belgesi, kanun yolu dilekçesinin sisteme kaydedilmesi üzerine verilen belgedir. Alındı belgesi, mahkemenin adını, dosyanın esas ve karar numarasını, karar tarihini, tarafların ve varsa müdahillerin ad ve soyadlarını, davanın konusunu, başvurulan kanun yolu merciini, başvuru tarih ve saatini içerir.
    (4) Kanun yolu başvurusu, kanun yolu dilekçesinin kaydedildiği tarihte yapılmış sayılır.
    (5) Başka yer mahkemesine verilen kanun yoluna başvuru dilekçelerinde de yukarıdaki hükümler uygulanır. Başka yer yazı işleri müdürü veya görevli personel teslim aldığı dilekçe ve eklerini elektronik ortama aktarır, fizikî evrakı da gecikmeksizin ilgili mahkemeye gönderir.
    (6) Herhangi bir nedenle elektronik ortamda işlem yapılamaması hâlinde durum bir tutanakla tespit edilir ve işlem fizikî ortamda yapılır. Elektronik sistem açıldığında fizikî ortamda yapılan işlemler gecikmeksizin elektronik ortama aktarılır. Bu durumda kanun yolu başvuru dilekçesi tutanağın düzenlendiği tarihte verilmiş sayılır.
    (7) Fiziksel ortamda kanun yolu başvurusu mesai saatleri içinde yapılır.” düzenlemesini içermektedir.
    15. Temyiz dilekçesi, temyiz edilen kararı vermiş olan mahkemeye veya başka bir yer mahkemesine verilebilir. Temyiz dilekçesi, kararı vermiş olan mahkemeden başka bir mahkemeye verilmişse, o mahkemece temyiz defterine kaydolunur ve durum derhâl kararı temyiz edilen mahkemeye bildirilir.
    16. Temyiz dilekçesi posta ile de (mahkemeye) gönderilebilir. Fakat bu hâlde, temyiz talebi temyiz dilekçesinin (postaya verildiği tarihte değil) mahkemeye geldiği (temyiz defterine kaydedildiği, harca tabi ise harcın yatırıldığı) tarihte yapılmış sayılır. Yani, temyiz dilekçesinin postaya (PTT’ye) veriliş tarihi temyiz süresini kesmez (Kuru, B.: Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, İstanbul 2001, C. V, s. 4583).
    17. Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda somut olayda, davanın esastan reddine ilişkin Özel Daire kararının davacıya Münster Başkonsolosluğu tarafından usulüne uygun şekilde 06.02.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının kararı temyiz ettiğine ilişkin 07.02.2020 tarihli dilekçesini, herhangi bir mahkemeden havale ettirmeksizin, kararı veren Yargıtay 4. Hukuk Dairesine doğrudan posta yoluyla gönderdiği, temyiz talebini içeren postanın 24.02.2020 tarihinde Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ulaştığı, aynı gün (24.02.2020 tarihinde) havale edildiği, iş yoğunluğu ve pandemi nedeniyle adli hizmetlere ara verilmesinden dolayı temyiz defterine kaydının hemen yapılamadığı ve ancak 24.06.2020 tarihinde temyiz defterine kaydedildiği anlaşılmaktadır.
    18. Belirtildiği üzere, temyiz yoluna posta marifetiyle gönderilen bir dilekçe ile başvurulması mümkün ise de, temyiz tarihi dilekçenin postaya verildiği tarih değil, Özel Daireye ulaştığı tarihtir. Özel Daire kararı davacıya 06.02.2020 tarihinde tebliğ edilmiş ve davacı tarafından posta yoluyla gönderilen 07.02.2020 tarihli temyiz dilekçesi Özel Daireye 24.02.2020 tarihinde ulaşmıştır. Buna göre; temyiz talep tarihinin 24.02.2020 olarak kabulü zorunludur. Hâl böyle olunca, temyiz istemi HMK’nın 361/1. maddesinde düzenlenen iki haftalık süreden sonra yapıldığından davacının temyiz isteminin süreden reddine karar vermek gerekmiştir.

    III. SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Davacının temyiz isteminin HMK"nın 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca süre yönünden REDDİNE, 23.02.2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi