Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/14058 Esas 2016/11001 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14058
Karar No: 2016/11001
Karar Tarihi: 29.11.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/14058 Esas 2016/11001 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/14058 E.  ,  2016/11001 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, 22.09.2010 tarihinde davalılardan ... sevk ve idaresinde olup diğer davalı şirketin maliki olduğu aracın davacılar desteğinin kullandığı motosiklete %100 kusurlu olarak çarpması sonucu...ve ..."in oğlu, ...ve...."nin abisi olan ..."in ölümüne sebebiyet verdiğini belirterek anne ve baba için 1000"er TL maddi ve 50.000"er TL manevi tazminat ile kardeşler için 5.000"er TL manevi tazminat toplamı olan 110.000 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, kazaya karışan ...plakalı aracın...Şirketi"ne sigortalı olduğunu, talep edilen değerlerin yüksek bulunduğunu, müteveffanın motorsikleti kullanırken kaskı ve ehliyetinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı...Ltd Şti vekili, müteveffanın kazada tamamen kusurlu olduğunu ve davacıların istediği tazminatın fahiş olduğunu, davacı tarafın sigortadan bir kısım tazminat aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacılar ... ve ..."in açtıkları maddi tazminat davalarının reddine, davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, davacı ... ve ... için 5.000"er TL, ... ve ... için 1.250"şer TL"nin 22/09/2010 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, MK"nin 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hâkimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatların bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davacılar vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 29.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.