MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 157/1,62, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, müşteki vekili ve sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yokluğunda verilen hükmün sanık ..."a 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. Maddesi gereğince 08/03/2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüş ise de, aynı adrese daha önce çıkartılan tebligatın ... Mahallesi"nde ... Sokak bulunmadığı gerekçesi ile iade edildiği, olmayan adrese 35. Maddeye göre tebligat yapılması mümkün olmadığı gibi, tebligat parçasının üzerinde tebliğin yapılış şekline ilişkin de herhangi bir açıklamaya yer verilmediği görülmekle, bu şekilde yapılan tebliğ hukuki sonuç doğurmayacağından, 17/05/2016 günlü tebliğe göre temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde,
1-Müşteki ... vekilinin temyiz talebine ilişkin yapılan incelemede,
...’nin suçtan doğrudan zarar görmediğinden ve bu gerekçe ile verilen katılma talebinin reddi yönündeki kararda bir isabetsizlik görülmediğinden temyiz başvurusunun 1412 sayılı CMUK"un 317. Maddesi gereğince REDDİNE,
2-Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde,
Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 30/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.