Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı C.. K.. vd. vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı C.. K.. vd. Tarafından temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınmak sureti ile değer biçilmesinde yöntem itibarı ile bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu taşınmazın güncel tapu kaydında alanının 5001,46 m2 olduğu davacı idarenin de dava dilekçesinde taşınmazın tamamı olan 5001,46 m2"nin kamulaştırılmasını talep ettiği nazara alındığında; 5001,46 m2 üzerinden kamulaştırılma bedelinin tespit edilmesi ve bu miktar üzerinden tapunun iptaline karar verilmesi gerekirken, taşınmazın 1028 m2 olduğunun kabulü ile aza hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı C.. K.."nın temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 15.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.