Ceza Genel Kurulu 2018/531 E. , 2020/362 K.
"İçtihat Metni"
Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 18. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Asliye Ceza
Sayısı : 41-220
İmar kirliliğine neden olma suçundan sanık ...’ın beraatine ilişkin Milas 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 19.03.2013 tarihli ve 739-193 sayılı hükmün, katılan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 18. Ceza Dairesince 30.11.2015 tarih ve 14356-12363 sayı ile;
"Ruhsata aykırı olarak tespit edilen bina niteliğindeki yapının bulunduğu yerin, belediye sınırı dışında ve mücavir alan içerisinde kaldığına ilişkin ve mezkur yapının 12/10/2004 tarihinden önce yapıldığına ilişkin olarak bilirkişi raporunda görüş belirtildiği ve mahkemece bu gerekçeler ile beraat kararı verildiği ancak 19/07/2012 tarihli yapı tatil zaptında, suça konu yerin özel imar rejimine tabi bir yerde bulunduğunun belirtilmesi karşısında bu hususa ilişkin araştırma yapılmadan ve inşaatın yapım tarihinin tespitine yönelik teknik verilerden yoksun olarak hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi" isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel Mahkeme ise 31.03.2016 tarih ve 41-220 sayı ile önceki hükümde direnerek sanığın beraatine karar vermiştir.
Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.06.2016 tarih ve 229571 sayılı "Bozma" istekli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya, Ceza Genel Kurulunca 14.12.2016 tarih ve 906-1727 sayı ile; 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, Yargıtay 18. Ceza Dairesince yapılan inceleme sonucu 16.10.2018 tarih ve 551-13058 sayı ile, direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı imar kirliliğine neden olma suçunun sabit olup olmadığının tespiti bakımından eksik araştırmayla hüküm kurulup kurulmadığının belirlenmesine ilişkin ise de Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 27. maddesi uyarınca öncelikle Yerel Mahkeme kararının "yeni hüküm" niteliğinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gerektiği belirtilen hususları tartışmak,
c) Bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d) Önceki kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak,
Suretiyle verilen hüküm, direnme kararı olmayıp yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi hâlinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamından;
Yerel Mahkemece sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan kurulan ilk beraat hükmünün, Özel Dairece, "...Suça konu yerin özel imar rejimine tabi bir yerde bulunduğunun belirtilmesi karşısında bu hususa ilişkin araştırma yapılmadan ve inşaatın yapım tarihinin tespitine yönelik teknik verilerden yoksun olarak hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak..." hüküm kurulması isabetsizliğinden bozulmasından sonra Mahkemece suça konu yerin imar planına ve ruhsatına uygun hâle getirilip getirilmediği ve suça konu yerin özel imar rejimine tabi yerlerden olup olmadığının tespiti için Milas Belediye Başkanlığına müzekkere yazıldığı, gelen cevabi yazıda söz konusu yerin özel imar rejimine tabi olduğunun belirtildiği, Yerel Mahkemenin ise "Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda da suça konu taşınmazın bulunduğu yerin özel imar rejimine tabi yerlerden olduğunun belirtildiği, mahkememizce bu gerekçe ile beraat kararı verilmediği" ve "Ayrıca sanığın eşi olan Semra Sarıkavak"ın da mahkememizde yargılandığı, Boğaziçi köyü Denizyakası sitesinde bulunan taşınmazların 25 ve 26 numarada bulundukları, birbirlerine bitişik oldukları, Milas Belediyesi Fen İşleri Memurları tarafından aynı gün aynı sebeple mühürlendikleri, haklarında dava açıldığı mahkememizce aynı bilirkişi Erdinç Santurkaya refakate alınarak aynı gün keşif icra edildiği, bilirkişi tarafından aynı hususlar göz önüne alınarak rapor düzenlendiği, mahkememizce de aynı gerekçe ile beraat kararları verildiği, Yargıtay 18. Ceza Dairesi tarafından 30/11/2015 tarihinde yapılan incelemede 2015/13876 E. 2015/12329 K. sayılı ilamı ile Semra Sarıkavak hakkında verilen kararın onanmasına karar verildiği, sanık ... hakkında verilen kararın eksik kovuşturma ile karar verildiği belirtilerek bozulmasına karar verildiği… Birbirine bitişik vaziyette iki taşınmaz hakkında aşamalardan beri aynı işlemler yapılmış olmasına rağmen yerinde olmayan gerekçe ile işbu kararın bozulmasına karar verildiği" şeklinde yeni ve değişik gerekçelerle önceki hükümde direndiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, ilgili Belediye Başkanlığından suça konu yerin özel imar rejimine tabi bir yer olup olmadığını sormak suretiyle bozma doğrultusunda işlem yapan ve ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kuran Yerel Mahkemenin son uygulaması, direnme kararı niteliğinde olmayıp yeni hüküm niteliğindedir. Söz konusu hükmün direnme niteliğinde kabul edilebilmesi için, bozmaya konu edilmemesi gereken bir nedenden ötürü bile olsa böyle bir hususun araştırılmasına gerek olmadığı belirtilip bozmanın gereği yerine getirilmeden direnme kararı verilmesi gerekirdi. Özel Daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni hükmün de doğrudan ve ilk kez Ceza Genel Kurulu tarafından ele alınması mümkün olmadığından dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Milas 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.03.2016 tarihli ve 41-220 sayılı kararı yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 09.07.2020 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.