Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2013/23740 Esas 2014/8799 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/23740
Karar No: 2014/8799
Karar Tarihi: 04.03.2014

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2013/23740 Esas 2014/8799 Karar Sayılı İlamı

Özet:

2011 yılında Gölova Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edildi. Müşteki İdris'in raporuna dayanılarak verilen kararda, yaralanmanın acı verici olduğu ve basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği ifade edilmiştir. Ancak, raporda yaralanmanın hayati tehlikeye neden olup olmadığı belirtilmemiştir. Tekerrür hükümlerinin uygulanmasında ise sanığın sabıkası hakkında kesin nitelikte adli para cezasına ilişkin ilamların esas alınması gerektiği vurgulanmıştır. Denetimli serbestlik süresinin belirlenmesi de eksik yapılmıştır. Son olarak, Sanığın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, velayet, vesayet ve kayyımlık gibi yetkileri kullanmasının yasaklandığı belirtilmiştir. Bu nedenlerle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/7. maddesi, 53/1-a, b, c, d, e bendleri ve 53/3. maddesi vurgulanmıştır.
3. Ceza Dairesi         2013/23740 E.  ,  2014/8799 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 3 - 2012/78989
    MAHKEMESİ : Gölova(Kapatılan) Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 27/12/2011
    NUMARASI : 2011/13 (E) ve 2011/33 (K)

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
    1) Müşteki İdris hakkında Gölova Devlet hastanesince düzenlenen adli raporun sonuç kısmında yaralanmanın hastaya acı verdiğinin basit tıbbi müdahale ile giderilmeyeceğinin belirtildiği, adli rapor içeriğinde ise ""sol pariatelde 3 cm."lik, 2 cm."lik birbirini kesen şekilde 0,5 cm. derinliğinde kenarları düzgün yara bu yaraya 4 cm. uzaklıkta 0,5 cm."lik açık yara mevcut olduğu ve 7 dikiş atıldığı"" nın belirtildiği, müştekideki bu yaralanmanın hayati tehlikeye neden olup olmadığının belirtilmediği, bu hali ile raporun adli tıp kriterlerine uymadığı gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2) Sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uuulanmasına esas alınan sabıkaya konu ilamların kesin nitelikte adli para cezasına ilişkin olduğu bu nedenle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
    3) 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinin 4, 5 ve 6. fıkralarına göre, denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevinin, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye ait olduğu gözetilmeden, mahkûmiyet hükmünde, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik süresinin de belirlenmesi,
    4) 5237 sayılı TCK’nin 53/1-a, b, c, d, e bentlerinde yazılı hakları kullanmaktan mahkum oldukları hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 53/1-c maddesinde yazılı velayet, vesayet ve kayyımlığa ait yetkileri kendi alt soyu üzerinde kullanmaktan 53/3 maddesi hükmü gereğince şartla tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına” kadar uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun BOZULMASINA, 04.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.