8. Hukuk Dairesi 2012/279 E. , 2012/6520 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve alacak
... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının reddine dair Köprübaşı (Manisa) Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.06.2011 gün ve 66/37 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili vekil edeninin, davalılar yakın murisi ..."e anne ve babasından intikal eden 80, 91, 98, 99, 101, 126, 135, 145, 224, 237, 242, 243, 369, 370, 122 ve 123 parsellerdeki miras payını satın aldığını, ..."in bu devir gereğince Köprübaşı Noterliğinin 18.01.2001 tarih ve 95 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde vekaletname ile bu taşınmazlardaki payı üzerinde tasarrufta bulunmak üzere davacıya vekaletname verdiğini, söz konusu vekaletnamenin her ne kadar resmi satış sözleşmesi değilse de TMK 677.maddesi kapsamında miras payının devri niteliğinde olduğunu açıklayarak ...mirasçıları olan davalılar üzerindeki payın iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline, mümkün olmadığı takdirde davalılara isabet eden miras payının dava tarihi itibariyle rayiç değerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... 12.05.2009 tarihli yargılama oturumunda ""müteveffa babam ..."in anne ve babası olan ... ve ... adına kayıtlı ve bizim şu an da babamın ölümü ile üzerimize geçen bir kısım taşınmazları amcam olan ... noterde yapılan bazı işlemlerle 2.250,00 YTL karşılığı 2001 ya da 2002 senesinde satın almıştı. O dönemde benim kullandığım 20 dönüm kadar araziyi amcam satın alıp parasını ödemişti. Ancak şu anda bana miras payı olarak 60 dönüm kadar kaldı. Onalar aralarında ne anlaşmışlardı tam olarak bilemiyorum. Ancak babamın böyle bir satış yaptığından ve bunun noterde belgelendirdiklerinden haberim var. Ancak tapuda satış yapmadıkları için mallar babam öldüğünde benim üzerime geçti"" şeklinde savunmada bulunmuş, davalı ... ise usulüne uygun tebligata rağmen cevap vermediği gibi yargılamaya da iştirak etmemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; TMK.nun 677.maddesi uyarınca mirasçılar arasındaki pay devrine ilişkindir. Dava konusu taşınmazlar kadastro yoluyla ortak miras bırakanlar...ve... adına 1961- 1965 yılları arasında tescil edilmiştir. TMK 677/1. maddesi hükmüne göre ""terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılaryapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır."" Somut olayda mirasçılar davacı ... ve davalılar yakın murisi ... arasında bu nitelikte bir sözleşme düzenlenmediğinden, davacı vekilinin tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin isteğinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmakla ONANMASINA,
Davacı vekilinin alacak isteğine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacı tapu iptali ve tescil isteğinin mümkün olmaması halinde devre konu miras paylarının dava tarihindeki rayiç değerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini istemiştir. Rayiç bedel ifa bedeli olup ortada geçerli bir sözleşme bulunması durumunda talep edilebilir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerin iadesi ise “denkleştirici adalet” kuralına göre olmalıdır. İadeye karar verilirken paranın alım gücünün ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılması ve o şekilde iadeye karar verilmesi gerekir. Kural olarak geçersiz sözleşmeye dayalı taşınmaz alım satımlarında herkes verdiğini geri alır. 07.06.1939 tarih 1936/31 Esas, 1939/47 Karar sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı ile 10.07.1940 tarih ve 2/77 sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı buna imkan tanımaktadır. Sözü edilen İçtihatı Birleştirme Kararları uyarınca davacı ancak harici satış bedelinin tahsiline karar verilmesini isteyebilir. Taşınmazın dava tarihindeki gerçek bedelinin tahsilini isteme olanağı bulunmamaktadır. Harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gözönünde tutularak satış tarihinden dava tarihine kadar güncelleştirilmek suretiyle hüküm altına alınması olanaklıdır.
Davalı ... yukarıda açıklandığı üzere 12.05.2009 tarihli yargılama oturumunda davacı ve yakın murisi arasında geçersiz de olsa bir satış sözleşmesi bulunduğunu ve yakın murisinin bu satış sözleşmesi nedeniyle 2.250,00 TL satış bedeli aldığını kabul etmiş olup bu kabul dosya içeriği ile de doğrulanmıştır. Bu halde davacıya ödenen 2.250,00 TL"nin ödeme tarihinden çözümünde sözü edilen YİB kararının gözönünde tutulması gerekir.
Mahkemece yapılacak iş; bedelin ödendiği tarih olan 18.01.2001 tarihinden dava tarihine kadar ulaştığı alım gücünün enflasyon, tüketici ve üretici toptan eşya fiyat endeksleri, altın ve döviz kurlarındaki artış, maaş artışları vs. gibi ekonomik etkenlerin ortalamalarının alınarak bilirkişi kurulu aracılığıyla hesaplanması, bu nedenle dosyanın bir mali müşavir ya da muhasebeci bilirkişiye verilerek hükme esas teşkil edecek bir raporun temin edilmesi ve ondan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken herhangi bir değerlendirme yapılmadan reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün 6100 sayılı ...nun Geçici 3. maddesi yollaması ile halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 28.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.