13. Ceza Dairesi Esas No: 2020/7298 Karar No: 2020/11647 Karar Tarihi: 18.11.2020
Mala zarar verme - tehdit - hakaret - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/7298 Esas 2020/11647 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen ceza onaylanmış, ancak hakaret ve tehdit suçlarından mahkumiyet hükümleri bozulmuştur. Hakaret suçunun şikayete bağlı olduğu ve müştekilerin şikayetlerinden vazgeçtiği için sanık hakkında ceza verilemeyeceği kararlaştırılmıştır. Tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı ve sanık ile mağdur arasında uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanacağı vurgulanmıştır. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/3-c, 131/1, 106/1-1, 165 ve 7/2 maddeleri; 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34 ve 35, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. ve 254. maddeleri.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/7298 E. , 2020/11647 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Mala zarar verme, tehdit, hakaret HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığına
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hüküm incelendiğinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, kararın dayandığı gerekçeye ve takdire göre, sanığın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun ve takdire dayalı bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümler incelendiğinde; 1-Sanığın üzerine atılı 5237 sayılı TCK’nın 125/3-c maddesinde düzenlenen hakaret suçunun TCK’nın 131/1 maddesi uyarınca takibinin şikayete tabi olduğu, müştekilerin 03/02/2015 tarihli celsede şikayetlerinden vazgeçtikleri, TCK"nın 73/4. maddesi ve CMK"nın 223/8. uyarınca düşme kararı verilmesi yerine mahkumiyetine karar verilmesi, 2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 106/1-1 cümlesinde tanımı yapılan tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; sanık ile mağdur arasında 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kabule göre de; Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamındaki mahkumiyetin, 5237 sayılı TCK"nın 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 24.10.2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan
kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilerek, hakkında yukarıda anılan ilamın esas alınarak TCK"nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, tehdit suçu bakımından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 18/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.