Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/15954
Karar No: 2017/15775
Karar Tarihi: 13.11.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/15954 Esas 2017/15775 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/15954 E.  ,  2017/15775 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davası sonucu mahkemece verilen hükmün (kapaılan) Yargıtay 7. Hukuk Dairesi"nce bozulması üzerine, verilen direnme kararı süresi içinde taraf vekillerince temyiz edildiğinden, 02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373. maddesinin 5.fıkrasında yeralan “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, kararına direnilen dairece yapılır. Direnme kararı öncelikle incelenir. Daire, direnme kararını yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir” düzenlemesi gereği Dairemizin öncelikle inceleme yetkisi olduğundan dosya incelendi, gereği konuşulup görüşüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, 6111 sayılı yasa gereği, 288640 abone nolu elektrik aboneliğine ilişkin borçlarını yapılandırmak üzere davalı kuruma başvurduklarını ve borcu taksitler halinde ödemek üzere yapılandırdıklarını, ancak kurumun yasayı yanılış uyguladığını, öyle ki yasanın 17.maddesinin 10/C fıkrasına göre, davalı kurumun yalnızca ana para borcunu yapılandırmaya konu etmesi gerekirken, kurum tarafından ödenmeyen faiz alacakları da dahil edilerek borcun tamamı üzerinden yapılandırma yapıldığını, bu şekilde davalı kurumun fazla borç tahakkuk ettirdiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı kurum yetkililerinin haksız ve suretle fazladan tahakkuk ettirdiği borcun iptaline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini 28.548,28 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı, 6111 sayılı yasa gereğince yapılan yapılandırma işlemlerinin yasaya uygun olduğunu, davacının 6111 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinde önce de borcunu taksitlendirmek üzere kuruma başvurduğunu ve kurum tarafından hesaplanan ana para ve faiz gibi tüm hususları kabul ederek borcun taksitlendirildiğini, davacı borçlunun açık kabul ve taahhüdü ile artık dava önceki taksitlendirme ile, bu faiz borcunun da ana para borcu haline geldiğini, dolayısıyla 6111 sayılı yasaya göre, tüm borç miktarı üzerinden yapılan hesabın doğru olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 10000288640 abone nolu ... ile davalı arasında 94.590,32.-TL olarak yapılandırılan borçtan davacının 28.548,28-TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
    Hükmün davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 7. Hukuk Dairesi"nin 2012/5495 esas 2013/14434 karar karar saylı ilamıyla, "Dosya kapsamına göre davacı, davalının tarımsal sulama abonesi olup 19.04.2011 günü 6111 Sayılı Yasa"dan yararlanmak üzere davalı kuruma başvurmuş ve aynı tarihli taksitlendirme protokolü düzenlenmiştir. Anılan protokol 19.04.2011 günlü olup eldeki dava ise 12.09.2011"de açılmıştır. Anılan protokolde davacının herhangi bir ihtirazi kaydı bulunmadığı gibi bu konuda iddiası da bulunmamaktadır. Davacının önce taksit protokolünü iradi olarak yapıp, daha sonra sözkonusu protokol uyarınca yapılan yapılandırmadaki tahakkukun fazla olduğundan bahisle dava açması BK"nun 62. maddesine aykırıdır.
    Herhangi bir zorlama ve baskı altında olmaksızın iradi olarak düzenlenen protokol sonrası anılan protokoldeki tahakkukun fazla olduğundan bahisle dava açılamayacağından davanın bu nedenle reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Mahkemece; bozma ilamı üzerine yapılan yargılama, 19.04.2011 tarihli yapılandırma protokolünde ve ekinde yer alan taksitlendirme planında borçların yıllara göre 2011,2012 ve 2013 yılları itibarıyla 3 kalem halinde belirtildiği ancak belirtilen borç miktarlarının ne kadarının asıl alacak ne kadarının daha önceden işletilmiş faiz olduğunun belli olmadığı, bu haliyle davacının protokolü imzaladığı esnada yapılandırılan kısım içerisinde yapılandırılması gereken asıl alacak dışında faiz tutarlarının da bulunduğunu bilmesinin ve buna yönelik bir ihtirazi kayıt koymasının mümkün olmadığı, davacı tarafından imzalanan 19.04.2011 tarihli taksitlendirme protokolünün alacağın aslı dışında faiz tutarını da yapılandırmasının, TBK nun 27. Maddesinde yer alan düzenlemeler uyarınca geçersiz sayılması gerektiği, ayrıca dava konusu ve davalı tarafı aynı olan ve aynı bilirkişi tarafından aynı usul ve esaslar doğrultusunda hazırlanan bilirkişi raporu doğrultusun kabul kararı verilen, aynı mahkemenin 2011/375 esas,2012/192 karar saylı kararının Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 31.01.2013 tarih, 2012/5496 esas, 2013/714 karar sayıl ilamı ile onandığını, buna göre hukuki istikrar ilkesi de göz önünde alındığında verilen ilk kararda isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, bozma ilamına karşı direnilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373. maddesinin 5.fıkrası “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, kararına direnilen dairece yapılır. Direnme kararı öncelikle incelenir. Daire, direnme kararını yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir” hükmünü içermektedir.
    Aynı Yasanın 45. maddesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununa eklenen geçici 4. maddesinin ikinci fıkrasında “Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda bulunan dosyalar, kararına direnilen daireye gönderilir.”, 4. fıkrasında ise “ Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir.” hükmü getirilmiştir.
    Anılan yasa maddeleri gereğince, yerel mahkemece verilen direnme kararına yönelik olarak yeniden inceleme yapılması neticesinde; mahkemece verilen direnme kararının doğru olduğu, bu seferki incelemeden anlaşılmakla; yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kısmen direnme hükmünün 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen geçici 4. maddesinin 4. fıkrası uyarınca ONANMASINA, 1.462.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi