20. Hukuk Dairesi 2013/10297 E. , 2014/2792 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
10.04.2008 tarihinde yapılan kadastro sırasında ... Köyü 260 ada 1 parsel sayılı 14.343,26 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ...’ın zilyetliğinde olduğundan ve taşınmaz hakkında kadastro mahkemesinde 2008/3 Esas sayılı dava dosyası bulunduğundan sözedilerek parselin cinsi ve malik hanesi boş bırakılmak suretiyle 3402 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
Davacı ... Yönetimi, 25.02.2008 tarihli dilekçe ile Hazineyi taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu belirterek, orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle kadastro mahkemesinde 2008/3 Esas sayılı davayı açmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tutanak aslı, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazın zilyedi davaya dahil edildikten sonra 260 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin dava ayrılarak yeni esasa kayıt edilmiş ve yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04.04.2012 gün ve 2012/3557-5148 E., K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "... Hükme dayanak alınan orman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın tamamının orman ve orman toprağı sayılan yerlerden olduğu belirtilmiş ise de orman raporuna ekli aplikeli memleket haritası incelendiğinde, çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile işaretlenen kesiminin doğusu açık alanda gözükmekte olup, kişi parsellerine bitişik olduğu, davalı ..."ın Aralık 1947 tarih ve 75 sıra nolu tapu kaydına dayanmış olup, taşınmaz başında yapılan keşifte, tapu kaydının davalı yerle birlikte geniş alanı kapsadığının bildirildiği, bu durumda, çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile işaretlenen kesiminin orman bütünlüğü içinde bulunduğu yönündeki tesbitin, dosya kapsamına uygun düşmediği gibi orman raporunun kendi içinde çelişik olduğu, ayrıca parselin ilerisinde bulunan 260 ada 3 sayılı taşınmazın zilyedi olan ..."ın aynı tapu kaydına dayanmış olup, dayanak tapu kaydının kökünün Osmanlıca olduğundan tercüme ettirilmediği, kadastro çalışmaları sırasında revizyon görmediği anlaşıldığından, tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri getirtilip her iki dosyanın keşfinin birlikte yapılarak tapu kaydının 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi uyarınca miktarı ile geçerli kapsamının belirlenmesinin gerektiği, bu sebeplerle mahkemece, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında iki orman mühendisi, bir fen bilirkişi yardımıyla ... Kadastro Mahkemesinin 2009/121 Esas sayılı dosyası ile birlikte yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiğinin belirlenmesi; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumunun saptanması; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresinin incelenmesi, komşu parsellerin tutanak ve dayanaklarının getirtilip uygulanması, çekişmeli yeri sınır olarak nasıl nitelendirdiklerinin araştırılması, dayanak Aralık 1947 tarih ve 75 sıra nolu tapu kaydının ilk geldisi (kökü) yerel bilirkişi ve kadastro fen bilirkişi yardımıyla zemine uygulanması, çekişmeli taşınmazın güney ve kuzey sınırında Devlet Ormanı bulunduğundan tapu kaydının kapsamının 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesine uygun olarak belirlenmesi, bilinmeyen sınırlar bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağının sağlanması, çekişmeli taşınmazın kısmen veya tamamen orman sayılmayan yerlerden olduğunun ve taşınmazın orman sayılmayan kesimlerinin kısmen veya tamamen dayanak tapu kaydının kapsamı dışında kaldığının tesbiti hâlinde, tapu kapsamı dışında kalan kesimlerin orman bütünlüğü içinde bulunup bulunmadığının araştırılması" gereğine değinilmiştir.
Yargıtay bozma kararı sonrası yukarıdaki esasa kaydı yapılan davanın kısmen kabulü ile çekişmeli taşınmazın, fen bilirkişisi ..."un 20/05/2013 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfı ile işaretli 3486.97 m2"lik kısmının ifrazı ile aynı ada son parsel numarası verilerek orman vasfı ile ... adina tapuya kayıt ve tesciline, krokide (B) harfi ile işaretli 10856.29 m2"lik kısmının fındık bahçesi vasfı ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır.
Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile işaretlenen bölümünün orman sayılan ve (B) harfi ile işaretli bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşılıp adına tescil kararı verilen davalı ... yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 04/03/2014 günü oy birliği ile karar verildi.