Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/10987
Karar No: 2015/6574
Karar Tarihi: 15.04.2015

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/10987 Esas 2015/6574 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2014/10987 E.  ,  2015/6574 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
    Hüküm : Beraat

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan kurum vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 13/10/2012 tarih, 28440 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2011/18 Esas, 2012/53 sayılı kararı ile 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun"da yapılan değişiklikler değerlendirildiğinde; Yüksek Mahkemece “mülkiyet hakkı ihlali” iddiasının kabul edilmediği, ancak, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan “belirlilik ilkesi” ne göre, kişilerin maliki bulundukları taşınmazların korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı niteliğiyle tescilli olduğunu ya da sit alanı içerisinde kaldığını öğrenmeleri gerektiği hususunun vurgulandığı, iptal hükmündeki gerekçeler doğrultusunda, 2863 sayılı Kanunun “tespit ve tescil” başlıklı 7. maddesinin 6498 sayılı Kanun ile değiştirildiği, buna göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edilmesi; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulması gerektiği; belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılacağı; 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin amacının ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu;
    Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, ...Koruma Kurulu"nun 03/01/2003 gün, 11261 sayılı kararı ile 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde yer almakta olan ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 4842 parsel sayılı taşınmazın üzerini düzleştirmek amacıyla sanık tarafından suç tarihinde tesfiye çalışmaları yapıldığından bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, sanığın dosya kapsamında mevcut savunmaları incelendiğinde, bahse konu taşınmazın arkeolojik sit alanında kaldığını bilip bilmediği hususunda herhangi bir beyanda bulunmamış olduğu görülmekle birlikte, suça konu taşınmazın tapu kaydına, 24/03/2003 tarihinde “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır” ibaresinin şerh düşülmüş olması ve ... ören yeri görevlisi ..."nin yargılama sırasında 28/11/2007 tarihinde alınan ifadesinde, suç tarihinde sanığı arazide tesfiye yapmaması hususunda uyarmasına rağmen, daha sonradan tesfiye yaptığını tespit ettiğine ilişkin beyanı ile mahallinde yapılan keşif sonrasında dosyaya sulan 13/12/2007 tarihli tarafsız arkeolog bilirkişi raporu da dikkate alındığında, sanığın suça konu taşınmazın 3. derece arkeolojik sit alanında kaldığını bildiği, buna rağmen izinsiz olarak üzerinde tesfiye çalışmaları yaparak atılı suçu işlediğinin tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olduğu gözetilmeksizin, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, beraatine ilişkin yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    Sanığın beraatine karar verilirken, CMK"nın 232/6 maddesine aykırı olarak uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi