12. Ceza Dairesi 2014/10482 E. , 2015/6564 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK" nın 62, 52/2, 51/1-3, 53/1.maddeleri uyarınca mahkumiyet.
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanunun 65. maddesi, Anayasa Mahkemesi"nin Resmi Gazetenin 13.10.2012 tarih ve 28440 sayılı nüshasında yayınlanan 2011/18 Esas, 2012/53 Karar sayılı 11.04.2012 tarihli kararıyla iptal edilmiş ise de, sanığın üzerine atılı eylemin suç olmaktan çıkartılmadığı, 08.10.2013 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde eylemin yaptırım altına alındığı ve 6498 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde öngörülen yaptırım miktarında sanık lehine herhangi bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla, tebliğnamede bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, üzerine atılı eylemin Anayasa Mahkemesinin iptal kararıyla suç olmaktan çıkartıldığına, bu nedenle beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
... Koruma Kurulu"nun 27.10.1990 tarih ve 711 sayılı kararıyla ...Antik Kenti Arkeolojik Sit Alanı ve .. Doğal Sit Alanı olarak belirlenen, aynı Koruma Kurulu"nun 16.06.2000 tarih ve 4666 sayılı kararıyla da koruma derecesi 1. ve 2. derece arkeolojik, 1. ve 3. derece doğal sit alanı olduğu kabul edilen bölge içerisinde yer alan, ... ili,... ilçesi,... köyü, 225 sayılı parselde bulunan ve olay tarihinde sanığın fiili kullanımında olup, olay sonrası da tapu kaydında devrini aldığı iki katlı müstakil binada, sanık ... tarafından tadilat yapılmak istendiği, binanın düz teras olan çatı katına, ahşap oturtma çatının yaptırıldığı, bu terasın bir kısmına ise çardak yapıldığı, izin alınmadan yapılan bu uygulamaların, olay yerinde devriye görevi icra eden... Jandarma Komutanlığı görevlilerince tespit edildiği, bu tespitler üzerine sanık hakkında soruşturmaya başlandığı ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, olay yerinde yapılan 06.03.2013 tarihli keşfe iştirak eden inşaat mühendisi ve kadastro teknisyeninden alınan rapordan anlaşılacağı üzere, davaya konu yerin 3. derece doğal sit alanı içerisinde yer aldığı, sabit yapı niteliğinde bulunan uygulamaların 2863 sayılı Kanuna aykırılık oluşturduğu, izinsiz uygulamanın fiziki ve inşai
müdahale niteliğinde olduğu, böylece sanığın üzerine atılı eylemlerin sabit olduğu, ancak dosya kapsamında bölgenin sit alanı ilan edilmesine dair kararların mahallinde mutat vasıtalarla duyurusunun yapıldığına dair tutanakların bulunmadığı ve sanığın davaya konu yerin sit alanı içerisinde kaldığını bilmediğine dair savunması karşısında, sanığın olay mahallinde ne zamandır ikamet ettiğinin, sit alanına ilişkin Kurul kararının, mahallinde usulüne uygun şekilde ilan edilip edilmediğinin, ilan edilmiş ise edilme tarihinin araştırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde suç tarihi itibariyle büyükşehir belediyesi veya il özel idaresi bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu tespit edilip, hükümden sonra, 08/10/2013 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun"un 65. maddesinde yapılan değişiklikler de dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun eylemin niteliği ve kastın yoğunluğu dikkate alınarak takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, mahkumiyete ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.