12. Ceza Dairesi 2019/12027 E. , 2021/4836 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle yaralama
Hükümler :Sanık ... hakkında: TCK’nın 89/4, 62, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ... hakkında: TCK"nın 89/4, 62, 51/1-3, 51/7-8, 53/6.maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar müdafileri ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre, 06.05.2011 günü saat 14:30 sıralarında sanık sürücü ... sevk ve idaresindeki kamyon ile meskun mahal dışında, iki yönlü yolda seyir halindeyken, olay mahalline geldiğinde, sanık sürücü ...‘nın idaresindeki otomobiliyle köprü girişinde yolun sağından geriden gelen trafiği kontrol etmeden "U" dönüşü yapmak üzere sola manevra yaptığı sırada, geriden gelen sanık sürücü ...’in aracının sağ tarafıyla, ...’nın otomobilinin sol yan kısmına çarpıp direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı istikamet şeridine geçerek karşı istikametten gelmekte olan katılan sürücü ... sevk ve idaresindeki kamyonetin sol ön kısımlarına çarpması sonucu sanık ...’in tali, sanık ...’ nın asli kusurlu olarak katılan ...’ın hayat fonksiyonlarını ağır (4.) derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığı oluşacak şekilde, katılan ...’nın, yaşamını tehlikeye sokan, hayat fonksiyonlarını orta (2.) derecede etkileyecek nitelikte, yüzünde sabit iz oluşmasına ve organlardan birisinin (sağ üst ekstremite) yitirilmesine neden oldukları olayda,
1-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin 89/3-b bendinin uygulanması gerektiğine, ceza miktarına, takdiri indirim uygulamasının hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğine ilişkin, sanık müdafiinin, sanığın kusursuz olduğuna, kaza tutanağının kabul edilmesi gerektiğine, savunma hakkının kısıtlandığına, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine, erteleme ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinden yararlanılmasını engelleyecek şekilde ceza verildiğine, ceza miktarına ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin 89/3-b bendinin uygulanması gerektiğine, ceza miktarına, takdiri indirim uygulamasının hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğine ilişkin, sanık müdafinin eksik inceleme yapıldığına, delillerin yanlış değerlendirildiğine, sürücü belgesinin geri alınmasına, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine, ceza miktarına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
CMK"nın ""Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken hususlar"" başlıklı 230. maddesinin 1-d bendinde; cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adlî para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin istemlerin kabul veya reddine ait dayanakların gerekçede gösterilmesi gerektiği düzenlemesine yer verilmiş; yine Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2018 tarihli ve 2015/4-1163 Esas-2018/382 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; hüküm bölümünde CMK"nın 230. ve 232. maddeleri uyarınca cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezası veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına ya da bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanakların açıkça gösterilmesi zorunluluğu bulunmakta olup; dosya içeriğine göre, lehe hükümler istemi bulunan sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının TCK"nın 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilmiş olmakla birlikte, TCK"nın 50. maddesindeki seçenek yaptırımların sanık hakkında uygulanıp uygulanmaması hususu kararda tartışılırken TCK’nın 50/4. maddesindeki “Taksirli suçlardan dolayı hükmolunan hapis cezası uzun süreli de olsa diğer koşulların varlığı halinde adli para cezasına çevrilebilir“ hükmüne rağmen “hapis cezasının miktarı dikkate alındığında” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 50. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.