22. Hukuk Dairesi 2015/13318 E. , 2016/16705 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davalılar avukatlarınca duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.06.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, davacının dava dışı .... Şti."de geçen çalışmalarından, işyeri devri hükümleri gereğince davalıların sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Öncelikle, dava dışı şirketlerde geçen çalışmalardan işyeri devri hükümlerine göre davalıların sorumlu tutulabilmesi için, çalışmanın kesintisiz devam etmesi gereklidir. Somut olayda ise, sigorta kaydında kısa süreli kesintiler mevcuttur. Diğer taraftan, dava dışı ..A.Ş. tarafından mahkemeye bildirilen distribütörler arasında, dava dışı ... Şti. bulunmamaktadır. Mahkemece, bu şirketin, diğer şirketlerle bağlantısının olup olmadığı yönünde ise, ticaret sicili kayıtları celp edilerek incelenmemiştir.
Anılan sebeple, öncelikle, sigorta kaydındaki kısa süreli kesintilerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı meselesi üzerinde durularak, tanıkların bordro tanığı olup olmadığı denetlenmeli ve gerekirse beyanlarına yeniden başvurulmalıdır. Dava dışı ... Şti."nin, dava dışı diğer şirketlerle veya davalılarla bağlantısının olup olmadığına ilişkin, şirketlerin kuruluştan itibaren tüm ticaret sicili kayıtları celp edilerek incelenmelidir. Neticeye göre, dosya kapsamındaki tüm deliller yeniden değerlendirmeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir.
3-Davacının banka hesabına 16.09.2013 tarihinde yatırılan 500,00 TL"nin, dava konusu 2013 Eylül ayına ait ücret alacağına ilişkin olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davalı taraf, bu ödemenin, 2013 Eylül ayı ücretine mahsuben yapıldığını ileri sürmüştür. Davacı taraf ise, ödemenin dava konusu edilmeyen önceki ayın ücret alacağına ilişkin olduğunu ileri sürmektedir. 2013 Eylül ayı ücretinin henüz muaccel olmadığı bir tarihte söz konusu meblağın, maaş açıklamasıyla ödendiği, ancak hangi aya ilişkin olduğu yönünde banka kaydında herhangi bir açıklamanın bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, bu ödemenin hangi aya ilişkin olduğunun belirlenerek neticeye göre dava konusu aylık ücret alacağından mahsup edilip edilmeyeceği meselesinin değerlendirilmesi gereklidir. Bu yönde bir değerlendirme yapılmadan, ödemenin dava konusu aylık ücret alacağına ilişkin olduğunun kabul edilmesi hatalı olmuştur.
4-Mahkemece, imzalı ücret bordrolarında fazla çalışma tahakkukunun bulunduğu aylar, fazla çalışma ücreti hesabından dışlanmıştır. Ne var ki, ücret bordrolarında gösterilen ücretin gerçek ücreti yansıtmadığı mahkemenin de kabulündedir. Bu halde, fazla çalışma tahakkuku bulunan aylar yönünden, gerçek ücret tutarı esas alınarak, bordrolarda gösterilen fazla çalışma saatleri üzerinden fazla çalışma ücreti hesaplanmalı, ödenen miktarlar mahsup edilerek bulunacak fark fazla çalışma ücretine hak kazanıldığı kabul edilmelidir. Bu yönün nazara alınmadan, sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine, davalılar yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.