Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15973 Esas 2018/1286 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15973
Karar No: 2018/1286
Karar Tarihi: 15.03.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15973 Esas 2018/1286 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Menfi tespit davası açan davacı, kendisine ait olmayan bir bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptali ile davalıların tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar bonodaki imzanın davacıya ait olduğunu belirtmişlerdir. Mahkeme yapılan yargılama sonucunda davaya konu senedin tarafları arasındaki borcu kanıtlama delillerinin olmaması ve tanıkla ispatının mümkün olmaması nedeni ile davacının menfi tespit davasının reddine karar vermiştir. Aynı zamanda takibin durdurulmaması nedeniyle davalıların tazminat talepleri de reddedilmiştir.
KANUN MADDELERİ:
İcra ve İflas Kanunu (2004) - Madde 19, 584, 618-619
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (1982) - Madde 128, 389, 407

19. Hukuk Dairesi 2016/15973 E. , 2018/1286 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf. )

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalılar tarafından ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2012/584 E. sayılı dosyası ile davacı aleyhine başlatılan takip dosyasına ait bono nedeniyle borç bulunmadığını ileri sürerek, davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, takibin iptali ile davalılar aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/70 E. sayılı dosyasından Adli Tıp Kurumunca yapılan bilirkişi incelemesinde davaya konu bono üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunun tespit edildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... Vasisi ... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının bonodaki imzasını kabul ettiği, senede karşı ileri sürülen iddiaların tanıkla ispatının mümkün olmadığı, davaya konu mücerret senet karşısında davacının yazılı delillerinin bulunmadığı, davalı tarafca tanık deliline muvafakat edilmediği, dava dilekçesinde açıkca yemin deliline dayanılmadığından yemin delilinin değerlendirilemediği, davacı tarafından menfi tespit davasının usulüne uygun bir delille ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine, icra takibinde ihtiyati tedbir yoluyla takip durmadığı için davalının tazminat talebinin de reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı asilin 22/03/2016 tarihli celsedeki beyanı dikkate alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.