14. Hukuk Dairesi 2019/2314 E. , 2020/2752 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastral parselin ihyasına dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 20.11.2018 gün ve 2018/1935 Esas- 2018/7973 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili, davalı ... vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava ve birleştirilen dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ya da tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili, dava konusu ... Köyü 1162 (190) parsel sayılı 1697 m2 yüzölçümlü taşınmazın, Hazine adına kayıtlı iken; önce ... Belediyesi, sonra da ... Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasına tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu, ancak gerek ... Belediyesince yapılan 37 No"lu imar düzenlemesinin ve gerekse aynı bölgede ... Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiklerini, bu nedenle 1162 (190) sayılı parselin kadastral sınırları içerisinde kalan kısımda oluşturulmuş ... Köyü 5592 ada 3, 5 ve 5654 ada 3 No"lu imar parsellerinin kadastral parsele isabet eden kısımlarının iptali ile imar öncesi duruma dönülmek suretiyle kök parselin adına tescilini istemiştir.
Birleştirilen ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/185 Esas - 683 Karar sayılı dava dosyasında davacı Hazine vekili, asıl dava dosyasında yapılan keşif sonrası sunulan bilirkişi raporunda, 5614 ada 5 No"lu imar parseli sınırları içerisinde "C" harfi ile gösterilen 2,06 m2"lik kısmın 1162 sayılı kadastral parselin sınırları içerisinde kaldığının tespit edildiğini belirterek 1162 sayılı kadastral parselin sınırları içerisinde kalan 5614 ada 5 no"lu imar parselinin bilirkişi raporunda "C" harfi ile gösterilen 2,06 m2"lik kısmın iptali ile imar öncesi duruma dönülmek suretiyle kök parselin adına tescilini istemiştir.
Davalı belediyeler, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ... Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar aleyhine açılan davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 20.12.2012 tarih, 2012/6990 Esas-15531 Karar sayılı ilamı ile "...mahallinde yapılan uygulama neticesinde düzenlenen teknik bilirkişi rapor içeriği ile rapor eki olan 1/3000 ölçekli kroki arasında çelişki bulunmaktadır. Şöyle ki, ihyası istenen kök parselin geometrik olarak 5614 ada 5, 5592 ada 5 nolu imar parselleri ile krokide A ve B ile gösterilen yola isabet ettiği belirtildiği halde, ekinde bulunan 1/3000 ölçekli krokide taşınmazın bir bölümünün de dava konusu yapılan 5654 ada 3 nolu imar parseli içerisinde gösterildiği, ancak rapor ve eki durumundaki kroki arasındaki bu çelişki giderilmeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması ve Hazine adına tescil yönünde hüküm kurulmamış olması doğru olmadığı gibi, kök parsel kapsamında kalan ve teknik bilirkişinin krokisinde A ve B harfleri ile gösterilen yolda kalan kısımların kabul kapsamı dışında bırakılmış olması da yerinde değildir. Diğer taraftan; dava kabul edildiğine göre, davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin davalı ... ile ... Belediyesinin halefi konumundaki Çukurova Belediye Başkanlığına yüklenmesi gerekirken, bir kısım yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmış olması, isabetsiz olduğu gibi, anılan belediyeler yararına avukatlık parasına hükmedilmiş olması da doğru değildir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu mahkemece, davalı ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl dava ve birleşen davalar yönünden davacının diğer davalılar hakkında açmış olduğu davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine Dairemizin 20.11.2018 tarih, 2018/1935 Esas- 2018/7973 Karar sayılı ilamı ile "....mahkemece, teknik bilirkişi ...tarafından düzenlenmiş 18.02.2014 tarihli ek rapor ve eki kroki esas alınarak hüküm tesis edilmiş ise de hükme esas alınan bu raporun dosya içerisindeki diğer raporlarla çeliştiği anlaşılmaktadır. Şöyle ki, krokide "D" harfi ile gösterilen 1338,20 m2"lik kısmın 5593 ada 3, "E" harfi ile gösterilen 178,85 m2"lik kısmın 5592 ada 3 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığının belirtildiği, ne var ki bozma ilamı öncesi düzenlenen bilirkişi raporlarında ve teknik bilirkişi ...tarafından düzenlenmiş 26.06.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda, "D" harfi ile gösterilen 1338,20 m2"lik kısmın 5592 ada 3, "E" harfi ile gösterilen 178,85 m2"lik kısmın 5592 ada 5 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığının belirtildiği, bu ek rapor ile hükme esas alınan bilirkişi raporundaki çelişkinin giderilmiş olmasına rağmen mahkemece, diğer raporlar ile çelişki oluşturan imar parsel numaraları yanlış olarak belirtilmiş bilirkişi raporu esas alınarak dava konusu olmayan imar parseli hakkında Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamına aykırı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili, davalı ... belediyesi vekili ve bir kısım davalılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuşlardır.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik talebin dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için kararın bozulması gerektiğinden davacı vekili, davalı ... belediyesi vekili ve bir kısım davalılar vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.11.2018 tarih, 2018/1935 Esas- 2018/7973 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili, davalı ... belediyesi vekili ve bir kısım davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin, 20.11.2018 tarih, 2018/1935 Esas- 2018/7973 Karar sayılı sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.