Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat
Hüküm : Davanın reddi

Davacıların tazminat taleplerinin reddine ilişkin hükümler davalı vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Davacıların herhangi bir maddi zararının bulunmadığı dikkate alındığında maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekili ve davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davacıların 09.09.2011 günü hırsızlık suçu şüphesiyle saat 01.15 sıralarında kanuna uygun olarak yakalandıkları, kolluk görevlilerince aynı gün saat 02.30"da tanzim edilen tutanak içeriğine göre; Cumhuriyet Savcısının davacıların bilgi sahibi olarak beyanlarının alınarak salıverilmeleri yönündeki talimatı üzerine davacıların adli muayene raporlarının alınıp, bilgi sahibi olarak beyanlarının alınması sonrası 05.30 sıralarında salıverildikleri dikkate alındığında davacılar lehine sembolik bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, isabetsiz değerlendirme ile yazılı şekilde reddine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Davanın tümüyle reddedilmesi karşısında, davalı hazine yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinden davacıların sorumlu tutulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeptlerdn dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.