Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15309 Esas 2018/1282 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15309
Karar No: 2018/1282
Karar Tarihi: 15.03.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/15309 Esas 2018/1282 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, bir taşınmazın satışı ile ilgili yapılan protokole dayanarak davalıya karşı icra takibi başlatmıştır. Ancak taşınmaz, davacının şirketi adına kayıtlı olmadığından protokolün geçersiz olduğu ve davacının tazminat talep etmek için koşulların oluşmadığına karar verilmiştir. Yargılama ve toplanan deliller sonucunda, davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: İcra ve İflas Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu.
19. Hukuk Dairesi         2016/15309 E.  ,  2018/1282 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, davacı şirket ile davalı şirket arasında mülkiyeti davacı şirkete ve diğer hissedarlara ait taşınmaz ve üzerindeki Kargir Tekstil Fabrikasının satışı ile ilgili 20.04.2012 tarihli protokol düzenlendiğini, protokol gereğince taşınmazın satış bedelinin 1.350.000.-TL olduğunu, satış bedeline mahsuben 50.000.-TL kaparo alındığını, kalan kısmının tapuda devir işlemleri sırasında alıcı tarafından satıcıya nakden ödeneceğinin kararlaştırıldığını, tapu devrinin gerçekleşmesinden sonra 1.000.000.-TL’nin satıcılara ödendiğini, bakiye 300.000.-TL"nin ödenmediğini, ödenmeyen bakiye satış bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu taşınmazın tapu kaydında, ... Koll. Şti."nin hissesinin bulunmadığını, devir işlemini gerçekleştirenlerin tamamen gerçek kişiler olduğunu, tapuda yapılan satış işlemine davacının bizzat katılarak satış bedelini nakden ve tamamen aldığını beyan ettiğini ileri sürerek, öncelikle davanın husumet yönünden reddine, kabul olunmadığı takdirde davanın esastan reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, protokol ile taşınmazın satışı kararlaştırılmış ise de dava konusu taşınmaz davacı şirket adına kayıtlı olmadığından, taşınmazın davacı şirket tarafından satış ve devrinin mümkün olmadığı, dava konusu taşınmazın, malikleri ..., ..., ..., ..., ..., ...,...,... tarafından, davalı alıcı ... A.Ş."ye 09/07/2012 tarihinde resmi satış senedi ile satılarak devredildiği, bu durumda protokolün geçersiz olduğu, ancak davacı tarafça geçersiz de olsa bir protokole dayanıldığından davacı aleyhine tazminat istemi için koşulların oluşmadığı, davacı tarafından resmi satış senedindeki bilgilerin aksinin yazılı delille ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.