
Esas No: 2014/245
Karar No: 2014/2603
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/245 Esas 2014/2603 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü ... ada ... parsel sayılı 304,29 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bağ niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve satış nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir.
Davacı ... vekili, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle taşınmazın müvekkili adına tescili talebiyle dava açmış; ..., taşınmazın kendisi tarafından satın alındığı ve zilyetliğinde bulunduğu iddiasıyla davaya harçlı olarak katılmıştır.
Birleşen dosya davacısı Hazine ise, zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek, taşınmazın davalı adına olan tesbitinin iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davacı ve müdahil gerçek kişinin davasının reddine, birleşen dosya davacısı Hazinenin davasının kabulü ile ... Köyü ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tesbitinin iptali ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1994 yılında yapılarak 22/03/1996 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları, daha sonra 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 9. maddesi kapsamında yapılarak 03/05/2011 tarihinde ilân edilen fennî hataların düzeltilmesi çalışmaları bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve davacı gerçek kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı gibi, çekişmeli taşınmazın taşlarla kaplı olduğu, imar ve ihya olgusunun da bulunmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ..."ye yükletilmesine 27/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.