Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/21709
Karar No: 2016/13606
Karar Tarihi: 20.06.2016

Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/21709 Esas 2016/13606 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından mahkumiyet kararı verildi. Ancak, hakimler tarafından verilen karar temyiz edildi. Temyiz incelemesinde, sanığın söylediği kaba ve ağır eleştiri niteliğindeki sözlerin hakaret suçunu oluşturmadığı ve görevi yaptırmamak için direnme suçunun unsurlarının belirtilmediği ortaya çıktı. Bu nedenle, mahkumiyet kararı bozuldu ve dosya esas mahkemesine geri gönderildi.
Detaylı Açıklama:
- Hakaret suçu, kişilerin onur, şeref ve saygınlığını korumak için cezalandırılır. Suçun oluşması için, davranışın kişiyi küçük düşürme amacı taşıması gerekmektedir.
- Görevi yaptırmamak için direnme suçu, kamu idaresinin işleyişini ve güvenilirliğini korumak için düzenlenmiştir. Suçun oluşması için, kamu görevlisinin kendisine verilen görevi yerine getirmesine müdahale edilmesi gerekmektedir.
- TCK'nın 29. maddesi, görevi yaptırmamak için direnme suçunu düzenler.
- TCK'nın 129. maddesi, hakaret suçunu düzenler.
18. Ceza Dairesi         2015/21709 E.  ,  2016/13606 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    a) Hakaret suçundan kurulan hüküm yönünden;
    Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Bu itibarla, sanığın mağdur ..."a yönelik kullandığı kabul edilen “sen neden ters ters bakıyorsun lan” ve iddianame anlatımında yer verilen “terbiyesiz” şeklinde, kaba ifade ve ağır eleştiri niteliğindeki sözlerin, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi,
    b) Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hüküm yönünde;
    Görevi yaptırmamak için direnme suçuyla korunan hukuki yarar, kamu idaresinin güvenilirliği ve işleyişi olup; bu suçta, kamu faaliyetlerine kişilerin saygı göstermelerinin sağlanması ve kamu görevlerinin yerine getirilmesini dolayısıyla da kamu görevini yerine getirenleri engellemeye yönelik fiillerin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Bunun dışında, kendisine verilen görevi yerine getirmekte olan kamu görevlisine karşı cebir veya tehdit fiili gerçekleştirilmiş bulunulması durumunda görevli memurların, bireysel özgürlüğü ve beden bütünlüğünü de korunmaktadır. Maddede düzenlenen görevini yaptırmamak için direnme suçu, seçimlik hareketli bir suç olup kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanılması ile suç oluşmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, öncelikle engellenmek istenen işin o kamu görevlisinin görevine giriyor olması zorunludur. Kamu görevlisinin kendisine verilen görevi yerine getirmesini engellenmesine karşı yasal düzenlemeyle görevli memura yönelik koruma sağlamaktadır. TCK cebir terimi maddi ve manevi zorlamayı içermektedir. Maddi cebir yaralama suçu oluşturacak şekilde bir şiddet içerdiği, şiddetin de bireye yönelik fiziksel güç kullanılması olarak tanımlandığı kabul edilmektedir. TCK 265/1. maddesinde tanımlanan cebir öğesi, görevini yerine getirmeye çalışan kamu görevlisine karşı fiziki güç kullanılmasıdır. Cebrin sınırı, kasten yaralama suçunun temel şekli veya daha az cezayı gerektiren hâli kapsamında olmalıdır. Cebirle, kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerine sebebiyet verilirse, fail ayrıca bu suçtan da beşinci fıkra uyarınca cezalandırılacaktır. Cebir veya tehdidin alenî olması şart değildir. Bu manada cebir ve tehdit, kamu görevlisinin görevini yerine getirmesini engellemeye elverişli, doğrudan kamu görevlisine yönelik ve ortadan kaldırılmadığı sürece göreve devam edilmesine engel olan güç kullanılmasını ifade eder. Bu açıklamalar çerçevesinde, olay tarihinde cezaevinde bulunan arkadaşını ziyarete gelen sanığın, duyarlı kapıdan geçtikten sonra mağdur ..."a karşı “sen neden ters ters bakıyorsun lan, sen çarşı iznine çıkınca görüşürüz” şeklinde sözler sarf ettiği, bu hususa 14/03/2011 tarihli tutanakta yer verildiği ve eylemin mağdur ..."ın ve tanıklar ... ve ..."ün beyanlarıyla da doğrulandığının anlaşılması karşısında, sanığın hangi görevi yaptırmamak için ne şekilde direndiği delillere dayalı alarak açıklanmadan ve sanığın bu eyleminin tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan, sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı davranılması,
    Kabule göre de,
    Sanığın yargılamanın aşamalarında ve değişmeyen savunmalarında kendisine haber verilmeden kapının birden kapatıldığını ve kafasını demir kapıya çarptığını, bu nedenle tartıştıklarını savunması ve savunmanın aksini gösteren bir delile de rastlanılmaması karşısında, sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçu yönünden TCK"nın 29. ve hakaret suçu yönünden 129. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının kararda tartışılmaması,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 20/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi