6. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/12893 Karar No: 2012/1783 Karar Tarihi: 09.02.2012
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2011/12893 Esas 2012/1783 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen ortaklığın giderilmesi davasında, davalılardan biri tarafından temyiz edilen kararın gerekçesi, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereği yapılan tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle geri çevrildiği belirtilmiştir. Yeni Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca tebligat, tebliğ yapılacak kişinin bilinen en son adresinde yapılması gerektiği, ancak adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi de bilinmiyorsa tebligatın o adrese yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, adres kayıt sisteminde adresleri tespit edilebilen taraflara Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereği tebligat yapılamayacağı ifade edilmiştir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2011/12893 E. , 2012/1783 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Tebligat Kanunun"da 6099 Sayılı Yasa ile değişikliğe gidilmiştir. 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle Tebligat Kanununun 10. maddesi "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. (Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./3.mad.) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." hükmünü, T.K."nun 21/2. maddesi (Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./5.mad) gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." T.K."nun 35/2. maddesi "Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır." hükümlerini içermektedir. Açıklanan yasa hükmüne göre, adres kayıt sisteminde adresleri tespit edilebilen taraflara Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebligat yapılması yerinde değildir. Olayımıza gelince; gerekçeli karar, ..."e Tebligat Yasasının 35. maddesine göre yapılmış olup, tebligat 6099 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra yapılmış olması nedeni ile usulsüzdür. Gerekçeli kararın adı geçen davalının, kimlik bilgilerine göre adres kayıt sistemindeki son adresi tespit edilerek, tespit edilen adresine tebliğ edilmesi, tebliğ belgesinin dosyasına konulması, temyiz süresinin beklenilmesi, ondan sonra inceleme yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.