Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14929
Karar No: 2020/2740
Karar Tarihi: 05.03.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/14929 Esas 2020/2740 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalılarla müştereken malik oldukları arsa vasıflı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etti. Davanın kabulüne karar verildi ancak davalılardan birinin vefat ettiği ve mirasçılarının dahil edilmediği görüldüğü için kararın bozulmasına hükmedildi. Ayrıca, kararda muhdesatın paydaşlara ait olması durumunda bölüşümün nasıl yapılacağına dair yeterli bilgi yer almadığı için infaza uygun olmadığı belirtildi. HMK'nin 27. ve 297/2. maddeleri de açıklanarak paydaşlığın giderilmesi davalarına ilişkin genel bilgiler verildi.
14. Hukuk Dairesi         2016/14929 E.  ,  2020/2740 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 08/02/2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ..., ... ortak vekili ile davalı ... vekili tarafından ayrı ayrı verilen temyiz dilekçeleri ile istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalılar ile müştereken malik bulundukları arsa vasıflı taşınmaz üzerindeki ortaklığın, satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
    Bir kısım davalılar yargılama aşamasında muhdesatın aidiyeti davası açıldığını ve sonucunun beklenmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ..., ... ortak vekili ve ... vekili tarafından ayrı ayrı temyiz etmişlerdir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nin 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    6100 sayılı HMK’nin 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Somut olaya gelince;
    Davalı ...’nun yargılama devam ederken vefat ettiği; bu davalıya ait mirasçılık belgesi dosya kapsamına alınmadan ve mirasçıları davaya dahil edilmeden mahkemece karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir. Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 sayılı HMK’nin 27. maddesinde de “Hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır.
    Yargılama aşmasında vefat eden davalı ...’na ait mirasçılık belgesinin çıkarılması için davacı vekiline yetki ve mirasçılarının davaya dahil edilmesi için süre verilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davaya devam edilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatların davalı ... ile ...’ye ait olduğu mahkeme kararı ile ayrıca tespit edilmiş ise de hüküm kısmında muhdesata isabet eden yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenen değere hükmedilmediği, bu haliyle hüküm infaza elverişli olmadığı gibi, hükümde atıf yapılan bilirkişi raporunda da tevziat tablosu bulunmamaktadır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ..., ... ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi