20. Hukuk Dairesi 2014/362 E. , 2014/2553 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli ....ü 565 parsel sayılı taşınmaz, yörede 1977 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 9625 m2 miktarla ve mera niteliğinde tesbit edilmiş; itiraz edilmeksizin kesinleşerek sınırlandırılıp özel siciline kaydedilmiştir.
Orman Yönetimi, 08.01.2004 tarihli dilekçe ile asliye hukuk mahkemesine başvurarak çekişmeli parselin kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalmış olmasına rağmen, 4342 sayılı Kanun hükümlerine göre çalışma yapan mera komisyonu tarafından mera olarak sınırlandırıldığından bahisle, bu tesbitin iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile taşınmazın (A) harfi ile işaretli 1851.26 m2’lik bölümü ile ilgili mera niteliğinin iptaline ve bu bölümün orman niteliğinde Hazine adına tesciline karar verilmiş; bu karar Orman Yönetimi tarafından (A) harfi ile işaretli bölümün dışındaki taşınmaz kısmına yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25.10.2006 gün ve 2005/11842 E. - 12910 sayılı kararı ile bozulmuş ve bozma kararında özetle: “raporu hükme esas alınan bilirkişilerce taşınmazın kesinleşen orman kadastrosuna göre konumunu gösterir irtibatlı kroki düzenlenmemiş olması nedeniyle denetleme yapılamadığı; mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın bu nedenle yeterli olmadığı açıklandıktan sonra kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanakların usulünce uygulanması ve oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulması” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne, taşınmazın bilirkişi krokisinde (D) harfi ile işaretli 865 m2 ve (E) harfi ile işaretli 586 m2’lik kısımları ile ilgili 10.10.2003 gün ve 101/13 nolu mera tahsis kararının iptali ile bu bölümlerin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, bu karar, davacı yönetim ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtayca yapılan temyiz incelemesi üzerine yerel mahkeme hükmü Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 26/02/2008 tarih ve 2007/18220 Esas 2008/2937 Karar sayılı kararı ile bozulmuş olup, bozma ilâmında özetle; “Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; mahkemece hükme esas alınan uzman orman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın (D) harfi ile gösterilen 865 m2 ve (E) harfi ile gösterilen 586 m2"lik bölümlerinin kesinleşen orman kadastro sınırları içinde, kalan bölümlerinin ise orman sınırları dışında kaldığı bildirilmişse de taşınmazın geniş çevresinde bulunan komşuları ile birlikte orman tahdit haritasındaki yeri gösterilmediğinden rapor denetlemeye elverişli değildir. Harita uygulaması değinilen yönden yeterli olmadığı gibi orman kadastro tutanakları da gerektiği gibi uygulanıp, denetlenmemiştir.
Orman kadastro haritası ile tutanaklarının birbiri ile çelişmesi halinde, orman kadastro haritasına değil, tutanaklarda tarif edilen orman sınır noktaları ve tutanaklarda yazılı sınırlara değer verilerek orman sınırlarının belirlenmesi gerekir. Kesinleşen orman kadastro harita ve tutanakları Orman Yönetiminden getirtildikten sonra, serbest orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek
-2-
2014/362-2553
bir orman yüksek mühendisi ve bir harita mühendisi aracılığıyla yeniden keşif yapılarak orman kadastro tutanaklarında sözü edilen tepelerdeki nirengi noktaları, dere ve yolların kesişme noktaları, mevki isimleri, bu tutanaklarda tarif edilen kişilere ait tarlaların o tarihteki sınırları ve bu tarlaların birleştiği köşe noktaları ve benzeri sabit noktalar yerel bilirkişi aracılığıyla saptanmalı ve tutanakta isimleri yazılı kişilere ait tarlaların arazi kadastrosunda kim ya da kimler adına, kaç numaralı parsel olarak tesbit edildiği de belirlenerek, o parsellere ait tutanak örnekleri getirtilip bilirkişi sözleri denetlenmeli; kesinleşen orman kadastrosuna ilişkin harita ve tutanaklar ile arazi kadastro paftaları 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B madde uygulaması hakkındaki yönetmelik ve bu yönetmeliğin 54. maddesine göre çıkarılan teknik izahnamede tarif edilen yöntemle değişik açı ve uzaklıktaki en az 15-20 adet orman sınır noktasını gösterir şekilde çekişmeli parsele ve bu parselin geniş çevresine uygulanmalı; zeminde bulunmayan orman sınır noktaları bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi ismi ile açı ve mesafelere göre birer birer bulunup yerleri arazi kadastro paftası üzerinde işaretlenmeli; uygulamalarda 1968 yılında yapılan orman kadastrosunun tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ile memleket haritalarından da yararlanılmalı; böylece çekişmeli parselin konumu 1968 orman kadastro harita ve tutanaklarına göre belirlenmeli; bu haritalar aynı ölçekte birleştirilerek aynı ya da yakın hatlarda bulunan dava konusu parsel ile komşu taşınmazlar aynı harita üzerine işlenerek müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, bundan sonra toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek, bozma ilâmı doğrultusunda mahkemece tekrar keşif icra edilmiş, yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, Arzular Köyü 565 parsel sayılı taşınmazın mera olarak yapılan tahdit ve tesbitinin iptaline, taşınmazın 03.06.2013 tarihli bilirkişi kurulu raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 1822.13 m2"lik ve (B) harfiyle gösterilen 3284.93 m2"lik kısımlarının "orman" vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın aynı raporda (C) harfiyle gösterilen 4517.94 m2"lik kısmının Arzular Köyü 565 parsel numarasıyla "Mera" olarak sınırlandırılarak özel siciline kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından (C) harfi ile gösterilen kısma yönelik, davalı Hazine vekili tarafından (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlere ilişkin temyiz etmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1968 yılında yapılıp 30.06.1969 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlerinin orman sayılan, (C) harfi ile gösterilen bölüm ise orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 27/02/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.