13. Hukuk Dairesi 2016/26499 E. , 2019/3625 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, 14/10/2013 tarihinde davalı hastaneye adet görmemesinden kaynaklı gebelik şüphesi ile giderek davalı doktora muayene olduğunu, hastanede hamile olup olmadığının belirlenmesi amacıyla BETA HCG hormon testi yapıldığını, bir kadının hamile olup olmadığının belirlenmesi için BETA HCG hormon testinde referans alınan değerin 0-5,3"ten yüksek olması gerektiğini, bu test neticesinde BETA HCG değerinin davacıda 17525 çıktığı halde davalı doktor tarafından kusurlu davranılarak yanlış teşhiste bulunulduğunu ve düzensiz menstrüasyon tanısı konularak gebe kadınların kullanmaması gereken TARLUSAL 5 MG adlı ilacı reçete edildiğini, gebelik belirtilerinin devam etmesi neticesinde davacının dava dışı hastaneye giderek aynı testleri yaptırdığını, bu testler sonucunda 6 haftalık gebe olduğunun, ancak kullanılan ilaç nedeniyle bebeğin zarar görme riski olduğundan düşük tehlikesi bulunduğunun saptandığını, bebeğini kaybetme korkusu yaşadığını, sıkıntılı ve zor bir hamilelik geçirdiğini ileri sürerek; 30.000,00 TL manevi, fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 100,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davalı doktor tarafından yanlış teşhiste bulunularak uygulanan tedavi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkin olup, mahkemece davalılar hakkında aynı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan ..."nin 3. maddesinin 2. fıkrasında “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.” hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda aynı gerekçe ile ret halinde tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği düşünülmeden kendini vekille temsil ettiren davalılar yararına ayrı ayrı maktu vekalet ücretine karar verilmesi bozmayı gerektirmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünün 3 ve 4. fıkralarında yer alan söz ve rakamlarının tamamının karardan çıkartılarak yerine “Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ..."nin 13. maddesi ve 3. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine” söz ve rakamlarının yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.