Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/392 Esas 2014/2543 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında Karabük İli, Eflani İlçesi, Karacapınar Köyü 223 ada 7 parsel sayılı taşınmaz, 4926,22 m2 yüzölçümü ve çalılık vasfıyla Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı dava dilekçesinde özetle; 2009 yılı itibariyle yapılmakta olan kadastro çalışmalarında Değirmendere Mevkiinde bulunan ve kök murisinden intikal eden 223 ada 7 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık olarak 4500 m2"lik bölümünün kendisine ait olduğunu iddia ederek, mahkemece tesbit edilecek kısmın kadastro tesbitinin iptali ile adına tescil edilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davaya konu Karacapınar Köyü 223 ada 7 nolu parselin davaya konu edilen ve teknik bilirkişinin hazırladığı rapora ekli krokide (A) harfi ile gösterilen bölümünde davacının zilyedlikle kazanım koşullarını oluşmadığını, taşınmazın Hazinenin hüküm ve tasarrufunda bulunması gerekli doğal çalılık ve fındıklık vasfında olduğu anlaşıldığından bahisle, “Karabük İli, Eflani İlçesi, Karacapınar Köyü 223 ada 7 nolu parselin davaya konu edilen ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısma yönelik açılan davanın reddi ile bu kısmın tesbit gibi tesciline” karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu yerde 2009 yılında genel arazi kadastrosu yapılmış olup, kadastro tutanakları 12.12.2009 - 11.01.2010 tarihleri arasında ilâna çıkarılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporu ile toplanan deliller karşısında, mahkemece fen bilirkişinin raporuna ekli krokide (A) harfi ile işaretli bölüm ile ilgili davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, kadastro hâkiminin davalı parselin tamamı hakkında doğru sicil oluşturma zorunluluğu bulunmasına karşın, bilirkişinin raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen kısım yönünden sicil oluşturulmaması doğru görülmemiş ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasında “Açılan davanın reddi ile” ibaresinden sonra gelen, “.... Karacapınar Köyü 223 ada 7 nolu parselin davaya konu edilen ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısma yönelik açılan davanın reddi ile bu kısmın tesbit gibi tesciline” denmek suretiyle oluşturulan birinci bent çıkartılarak yerine “Karabük İli, Eflani İlçesi, Karacapınar Köyü 223 ada 7 nolu parselin tesbit gibi Hazine adına tesciline” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 27/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.