Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/17402 Esas 2015/6330 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/17402
Karar No: 2015/6330
Karar Tarihi: 13.04.2015

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/17402 Esas 2015/6330 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2014/17402 E.  ,  2015/6330 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Mağdur ..."ın hayat fonksiyonlarını ağır (4) derecede etkileyen kemik kırığı oluşacak ve şikayetçi mağdur ..."ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandıkları olayda, mağdur ... ve vekilinin, hükümden sonra verdikleri 20.09.2013 hakim havale tarihli dilekçelerle sanığa yönelik şikayetlerinden vazgeçtiklerini beyan etmiş olmaları ve dosya kapsamına nazaran bilinçli taksirin koşullarının bulunmaması karşısında, sanığın mağdur ..."a yönelik eyleminin TCK"nın 89/1. maddesinde tanımlanan taksirle yaralama suçunu oluşturacağı gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
    Kabul ve uygulamaya göre de:
    1- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, sanığa hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, uygulanan kanun maddesinin, “TCK"nın 50/4. maddesi atfıyla aynı Kanun"un 50/1-a maddeleri” yerine, “TCK"nın 50/1-a maddesi” olarak gösterilmesi, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktarın belirlenmesi sırasında uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
    2- TCK"nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01.03.2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK"nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin, infazı kısıtlayacak şekilde hapis cezasından çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde TCK"nın 50/6. maddesi gereğince hapis cezasının infaz edileceğinin ihtarına karar verilmesi,
    3- Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan ..."ın, sanık hakkında mahkumiyet kararı verildikten sonra, sanığa yönelik şikayetinden vazgeçmiş olması karşısında, katılan hakkındaki katılma kararının hükümsüz kalması ve katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesi nedeniyle bu hususun yeniden değerlendirilmesi amacıyla hükmün bozulmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.