Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/3769 Esas 2013/3083 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3769
Karar No: 2013/3083
Karar Tarihi: 11.02.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/3769 Esas 2013/3083 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/3769 E.  ,  2013/3083 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, banka ile dava dışı Kevser Atak arasında düzenlenen kredi Sözleşmesine davalının kefil olduğunu, davalının kredi sözleşmesinden doğan borç tutarını ödememesi nedeniyle temerrüde düştüğünü, ... 2. Noterliği" nin 03.12.2008 tarih 31062 yevmiye nolu ihtarname ile hesabın katedildiğini,borcun ödenmemesi üzerine borçlu hakkında hakkında ... 3. İcra Müdürlüğünü 2009/1053 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının icra takibine itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek, haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, BK 487 maddesi gereğince asıl borçlu hakkında takip yapılıp sonuçsuz kalmadan tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verilen hallerde kefilden borcun ifası istenmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm,davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalılar arasında 4077 sayılı yasada tanımlanan şekilde tüketici kredisine ilişkin sözleşme ilişkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
    4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece,görevsizlik kararı verilerek dosyanın tüketici mahkemesine gönderilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
    2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, 2.bentte belirtilen nedenle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 11.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.