Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/10750 Esas 2014/2475 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... Yönetimi, 15/12/2008 havale tarihli dilekçesinde .... 104 ada 1 parsel sayılı orman parseline komşu parsellerin de orman olduğu iddiasıyla, komşu parsellerin orman vasfının belirlenmesi istemiyle dava açmış, 07/06/2011 havale tarihli dilekçesi ile davalı yerin 104 ada 65 parsel sayılı taşınmaz olduğunu bildirmiştir.
Mahkemece arazi kadastro çalışmalarında.... 104 ada 65 parsel sayılı 37.892,09 m² yüzölçümündeki ham toprak vasfıyla Hazine adına tesbit edilen taşınmaz tutanak aslı istenerek davalı hale getirilmiştir.
Mahkemece aynı köyde Hazine aleyhine açılan davalarda birleştirme kararı verilmiş, sonrasında ayırma kararı verilmiştir. Orman Yönetimi tarafından dava konusu olan yerin 104 ada 65 parsel sayılı taşınmaz olduğu bildirilen 2010/4 E. sayılı dosya ile bu dosyanın birleştirilmesine karar verilmiş, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, 104 ada 65 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Daa, orman kadastrosu ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun gereğince yapılarak 18/11/2008 - 18/12/2008 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu ve 04/08/2009 - 02/09/2009 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 25/02/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.
.