5. Ceza Dairesi Esas No: 2015/9153 Karar No: 2019/3215 Karar Tarihi: 18.03.2019
Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/9153 Esas 2019/3215 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği bir hükümde tefecilik suçundan mahkumiyet cezası verilmiş, ancak suçun işlenmesine yardım eden bir kişi suça iştirak ettiği için beraat kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda, sanık için verilen ceza hükmü yanılgılı bir değerlendirme sonucu oluşturulmuştur. Hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayin edilmesi gerektiği, ancak yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeden adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesinin kanuna aykırı olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle, hükmün kanuna aykırı olması sebebiyle bozulmasına karar verilmiştir. Kararda, TCK'nın 39. maddesinde yer alan fiilin gerçekleştirilmemesi ancak suç işlemeye teşvik edilmesinin veya suç işleme kararını kuvvetlendirmenin suça yardım eden sorumluluğuna sebep olabileceği vurgulanmıştır. Ayrıca, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve CMUK'un 321. maddesi de bu kararda gözetilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2015/9153 E. , 2019/3215 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Suçtan zarar gören ..."ın faiz karşılığı parayı hakkında soruşturma aşamasında KYOK verilen ..."dan aldığını belirtmesi karşısında, kazanç karşılığı ödünç para verilmesiyle tamamlanan tefecilik suçunda TCK"nın 39. maddesindeki açık düzenleme uyarınca suçun kanuni tanımında yer alan fiili gerçekleştirmeyen, ancak suç işlemeye teşvik eden veya suç işleme kararını kuvvetlendiren ya da fiilin işlenmesinden sonra yardımda bulunacağını vaat eden, suçun nasıl işleneceği hususunda yol gösteren veyahut fiilin işlenmesinde kullanılan araçları sağlayan, suçun işlenmesinden önce veyahut da işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştıran kimselerin "suça yardım eden" olarak sorumlu tutulabilecekleri ve bu itibarla suçun tamamlanmasından sonra alacağın tahsili amacıyla hareket eden sanığın eyleminin suça iştirak niteliğinde olmadığı gözetilerek beraatine karar verilmesi yerine yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hakkında mahkumiyet hükmü kurulması, Kabule göre de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2007 tarihli ve 2007/10-108 Esas, 2007/152 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi, yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.