22. Hukuk Dairesi 2015/11391 E. , 2016/16455 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ile ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 01.01.1993 tarihinde ......"ın çalıştırdığı ....... isimli işyerinde çırak olarak çalışmaya başladığını, işyerinin ......adına kayıtlı iken babası olan davalı ..."a devredildiğini, bu suretle 01.01.1993 - 01.09.2003 tarihleri arasında askerlik görevi haricinde davalıya ait işyerinde çalıştığını, davacının sigortalı gösterilmediğinden iş sözleşmesini feshettiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatlarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı; usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ile bilirkişi raporuna dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacı işçinin davalıya ait işyerinde çalışmasının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dosya içeriğine göre; mahkemece beyanlarına başvurulan davacı tanığı ......, davacının çalıştığını iddia ettiği dükkanı eşi ......."ın işlettiğini, ancak evrakların davalı olan kayınpederinin üzerine olduğunu, 1990 yılından beri bahse konu ......isimli işyerini eşinin çalıştırdığını, davacının kalfa olarak 1993 yılı başından 2003 yılı ortalarına kadar devamlı surette eşine ait kuaför dükkanında kalfa olarak çalıştığını, kendisini sigortasız olarak çalıştırdıklarını, eşi ile boşanma davasının derdest olduğunu; davacı tanığı ......, davalının oğlu ......"nin çalıştırdığı ......."de traş olduğu için davacıyı tanıdığını, 1993-1994 yıllarında davacıyı ......"de kalfa olarak çalışırken görmeye başladığını, o yıllardan beri sürekli aynı kuaförde traş olduğunu, davacının da orada devamlı 2000 yılından sonraki yıllara kadar çalıştığını, 2000"de orada olduğunu, ondan sonra en son 2002 civarında kendisini gördüğünü ancak tam olarak hatırlamadığını, bu sürede ara verip vermediğini bilmediğini, en kötü şartlarda ayda bir söz konusu işyerinde traş olmaya gittiğini ve her seferinde de davacıyı orada gördüğünü; davacı tanığı ....., davacının komşusu olduğunu, davacının bundan tahminen yedi-sekiz yıl kadar önce......"de bir süre çalıştığını, davalı işyerine senede üç-dört kez traş olmak için gittiğini, aşağı yukarı bir yıl gibi bir süre davacının orada çalıştığını tahmin ettiğini, ancak tam tarihi bilemediğini ifade etmiş; davalı tanığı ...... ise, davalıya ait işyerinde 1996 Temmuz ayı ile 2004 yılı Kasım ayı arası çalıştığını, davacının kendisi işe başladığında orada çalıştığını, birlikte sekiz-dokuz ay kadar aynı yerde çalıştıklarını, daha sonra davacının işten ayrıldığını, davacının da kendisi gibi berber olduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece dinlenen tanık anlatımlarına göre, davacının davalıya ait işyerindeki çalışması sabittir. Davacının davalı işyerinde sigortalı çalışma kaydı mevcut olmamakla, davacı feshinin haklı sebebe dayalı olduğu açıktır. Davacı iddiası doğrultusunda kıdem tazminatının hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
