20. Hukuk Dairesi 2013/10607 E. , 2014/2442 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Yeşilköy Köy Tüzel Kişiliği tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, Yeşilköy Köyünde yapılan 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazın orman niteliği ile sınırlandırılıp kısmî ilân edildiğini ve bu orman parseline bitişik bulunan ve davalı tarafından kullanılan alanın orman sayılan yerlerden olduğu halde, orman sınırları dışında bırakıldığını belirterek bu alanın orman sınırları içine alınarak orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescilini istemiş, davaya konu yer hakkında 111 ada 29 parsel numarası ve tarla niteliğiyle düzenlenen tesbit tutanağı, kadastro mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğu nedeniyle mahkemeye gönderilmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı ... Yönetimi tarafından temyizi üzerine, hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 07/07/2011 gün ve 2011/5357 E. - 8995 K.sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4/3 maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmalarında 6831 ve 3402 sayılı kanun hükümleri birlikte uygulandığında orman sınırları dışında bırakılan taşınmazlarla ilgili 3402 sayılı Kanunun 26/4 maddesi gereğince henüz olumlu tesbit tutanağı ve haritası düzenlenmemiş olmakla birlikte, taşınmazın orman olmadığı konusunda olumsuz tutanak ve harita düzenlendiği kabul edilip 6831 sayılı Kanunun 11/1 maddesi gereğince kadastro mahkemesinin görev ve yetkisinin başlayacağı Çevre ve Orman Bakanlığının ( Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ya da Orman Genel Müdürlüğünün kısmî ilân süresi içinde dava açabileceği davada husumetin Hazine, Köy Tüzel Kişiliği ya da taşınmaz zilyedine yöneltilebileceği kendilerine dava açılan gerçek ya da tüzel kişlerin gerçek hak sahipleri olmadıkları gerekçesiyle davanın reddi yerine kadastro mahkemesinin dava dilekçesinde nitelikleri bildirilen taşınmaz tesbit tutanağının malik hanesinin açık bırakılmak suretiyle düzenlenip kanun ve yönetmelik hükümlerine göre mahkemeye göndermesini Kadastro Müdürlüğünden istemesi gerektiği, tesbit tutanağı düzenlenmeden keşif yapılması halinde hak sahiplerinin davaya katılması bu arada tesbit tutanağının gönderilmesi halinde dava dosyası ile birleştirilip 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29 maddeleri gereğince yargılamaya devam edilerek tesbit tutanağında yazılı hak sahiplerini de davaya katıp husumet yaygınlaştırılıp taraf oluşturularak 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince tarafların gösterecekleri deliller ile mahkemece lüzum görülen deliller toplanarak karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmasına karar verildikten sonra davanın kabulüne, Çanakkale İli, Biga İlçesi, Yeşilköy Köyü, Kırkgeçit Mevki 111 ada 29 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümleri aynı kalarak orman vasfı ile Hazine adına tesbit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
- 2 -
2013/10607 - 2014/2442
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırlması yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince davalı Köy Tüzel Kişiliğinden onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 25/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.