22. Hukuk Dairesi 2016/32442 E. , 2020/4067 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirketin Cezayir’de bulunan şantiyelerinde mobil vinç operatörü olarak çalıştığını, iş sözleşmesini ücret alacaklarının ve yapılan fazla mesai alacaklarının ödenmemesi nedeniyle haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili zamanaşımı def’inde bulunarak, davacının görevlendirildiği yeni işyerine izinsiz ve mazeretsiz devam etmediğini, devamsızlığı nedeniyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai yapıp yapmadığı noktasındadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda 23.03.2009-31.05.2013 tarihleri arasında davacının ayın 2 haftasında 7 gün , 2 haftasında 6 gün 08.00-20.00 saatleri arasında 1,5 saat ara dinlenmesi ile çalışarak ortalama haftalık 19,5 saat fazla çalışma yaptığı değerlendirilmiştir.
Dosya içeriğine göre davacı tanığı Yakup Ulu, normalde çalışmanın 08.00-18.00 saatleri arasında olduğunu, bunun dışında kamyon geldiğinde veya vinçlik iş olduğunda işe gidip en azından 2-3 saat çalıştıklarını, diğer tanık ... ise normalde çalışmanın 07.00-17.00 arasında olduğunu ancak beton dökülmesi gerektiğinde 2-3 saat mesai bitiminde uyuduktan sonra devamlı mesai yaptıklarını 03.00 lere kadar çalıştıkları olduğunu, … inşaatın kabası bitene kadar 8,5 ay devamlı böyle çalıştıklarını beyan etmiştir. Tanık ... çalışmasının 2011 yılında olduğunu 8,5 ay davacı ile birlikte çalıştığını beyan etmiştir. Her iki tanığın beyanı bir arada değerlendirildiğinde davacının 2011 yılı 8,5 aylık çalışmasında haftalık fazla mesaisinin 19,5 saat olduğu değerlendirilebilir. Ancak zamanaşımına uğramayan diğer dönemler için asıl ve ek raporda belirtildiği şekilde 01.06.2013 tarihine kadar 2011 yılı 8,5 aylık dönem öncesi ve sonrasında aylık 13 saat bu tarih sonrasında aylık 12 saat çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılması dosya içeriğine uygun düşecektir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.