MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda ... Köyü çalışma alanında bulunan 110 ada 10 parsel sayılı 1.256,90 metrekare, 110 ada 16 parsel sayılı 687,12 metrekare, 110 ada 25 parsel sayılı 1.940,70 metrekare, 113 ada 2 parsel sayılı 1.617,38 metrekare, 120 ada 31 parsel sayılı 1.146,11 metrekare, 121 ada 20 parsel sayılı 345,53 metrekare, 123 ada 73 parsel sayılı 399,39 metrekare, 124 ada 73 parsel sayılı 1.356,28 metrekare, 139 ada 25 parsel sayılı 1.518,01 metrekare, 139 ada 28 parsel sayılı 3.506,79 metrekare, 142 ada 20 parsel sayılı 2.721,61 metrekare, 142 ada 23 parsel sayılı 8.343,13 metrekare, 142 ada 91 parsel sayılı 1.474,38 metrekare, 142 ada 112 parsel sayılı 1.328,56 metrekare, 142 ada 117 parsel sayılı 1.252,16 metrekare, 142 ada 134 parsel sayılı 877,01 metrekare, 142 ada 146 parsel sayılı 6.005,47 metrekare, 142 ada 148 parsel sayılı 1.029,66 metrekare, 144 ada 21 parsel sayılı 321,85 metrekare, 144 ada 32 parsel sayılı 2.595,46 metrekare, 147 ada 95 parsel sayılı 2.133,35 metrekare, 148 ada 43 parsel sayılı 5.121,44 metrekare, 149 ada 8 parsel sayılı 2.161,30 metrekare, 150 ada 32 parsel sayılı 222,33 metrekare ve 150 ada 72 parsel sayılı 3.983,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş; bunlardan 124 ada 73 parsel sayılı taşınmaz bilahare satış nedeniyle dava dışı ... adına intikal görmüş, yine 142 ada 166 parsel sayılı taşınmaz 6.714,36 metrekare yüzölçümü ile aynı sebeple davalı ... adına tespit edilmiş, ... Kadastro Mahkemesi"nin 19.01.2006 tarih 2005/714 Esas, 2006/39 Karar numaralı ilamıyla hükmen 142 ada 226 parsel numarası ve 5.480,82 yüzölçümü ile davalı ... adına tescil edilmiş ve yine aynı sebeple davalı adına tespit edilen 107 ada 1 parsel sayılı 332,72 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz afet kadastrosu sonucu davalı adına tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların murisleri ... kaldığını ve taksim edilmediğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava konusu 139 ada 28 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Tapu iptali istemli davaların tapu kayıt malikine yöneltilmesi zorunludur. Dava konusu 124 ada 73 parsel sayılı taşınmaz kadastro sırasında davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş davadan önce satış nedeniyle dava dışı ... a intikal etmiş olduğu halde, dava ..."a yöneltilerek açılmış; davacı tarafından HMK"nın 124. maddesi gereğince davanın devamı sırasında da taraf değişikliği talebinde bulunulmamıştır. Hal böyle olunca, bu taşınmaz yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz ise de; verilen ret kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan, hükmün gerekçesinin açıklanan şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Dava konusu 144 ada 28 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden; taşınmazın kadastro tespitinin 28.02.2000 tarihinde kesinleşerek tapu siciline kaydedildiği anlaşılmaktadır. Davacı, kadastrodan önceki hukuki sebebe dayanmış olup; dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi olan 30.11.2011 tarihi arasında 3402 sayılı Yasa"nın 12/3. maddesinde söz edilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiştir. Hal böyle olunca; davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekirken yazılı olduğu şekilde esastan reddine karar verilmesi isabetsiz ise de; verilen karar sonucu itibariyle doğru olduğundan, bu parselle ilgili hükmün de gerekçesi açıklanan şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- Dava konusu 142 ada 20 parsel sayılı taşınmazın 26.06.2013 tarihli teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.000,00 metrekarelik bölümüne yönelik temyiz itirazları yönünden; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, mahalli bilirkişi ve taraf tanıklarının beyanlarına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve taşınmaz bölümünün tarafların ortak murisinden kalmayıp üçüncü kişiden satın alındığının anlaşılmasına göre davacının bu bölüme yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir.
142 ada 20 parsel sayılı taşınmazın 26.06.2013 tarihli teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümü ile diğer dava konusu 110 ada 10, 16, 25, 113 ada 2, 120 ada 31, 121 ada 20, 123 ada 73, 139 ada 25, 142 ada 23, 91, 112, 117, 134, 146, 148, 226, 144 ada 21, 32, 147 ada 95, 148 ada 43, 149 ada 8, 150 ada 32 ve 72 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; taşınmazların öncesinin tarafların murisi, babaları ... kaldığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Mahkemece her ne kadar murisin sağlığında taşınmazlarını oğlu davalıya bıraktığı ve davacının bu duruma razı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, bu hususa ilişkin mahalli bilirkişi ve tanık beyanları tahmine dayalı olup, tarafların murisi ... tarafından taşınmazların oğlu olan davalı ..."e verildiğine dair somut bir beyan bulunmamaktadır. Öte yandan, murisin ölümünden sonra terekesinin tüm mirasçıların katılımıyla paylaşıma tabi tutulduğu da kanıtlanamadığına göre 142 ada 20 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümü ile diğer dava konusu 110 ada 10, 16, 25, 113 ada 2, 120 ada 31, 121 ada 20, 123 ada 73, 139 ada 25, 142 ada 23, 91, 112, 117, 134, 146, 148, 226, 144 ada 21, 32, 147 ada 95, 148 ada 43, 149 ada 8, 150 ada 32 ve 72 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına aykırı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 23.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.