Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9607
Karar No: 2016/10490
Karar Tarihi: 15.11.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/9607 Esas 2016/10490 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/9607 E.  ,  2016/10490 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    - K A R A R -

    Davacılar vekili, müvekkillerinin oğlunun kullandığı araca davalıların sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak çarpması sonucu desteğin vefat ettiğini, desteğin ... firmasında çalışmakta olup aylık en az 1.500 TL geliri olduğunu, müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını, elem çektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar için ayrı ayrı 1.000’er TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 15.000’er TL manevi tazminatın (sigorta şirketi manevi tazminattan sorumlu olmamak üzere) kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ..., yetki itirazında bulunduğunu, murisin evli olup çocukları bulunduğunu, dava dilekçesinde belirtilen maaş ile hem kendi ailesini geçindirip hem anne babasına bakmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatının talep edilebilmesi için desteğin süreklilik arz etmesi gerektiğini, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... A.Ş.(.... Bölge Müdürlüğü) vekili, müvekkili şirkette hasar dosyası açıldığını, ...."e 14.8.2008 tarihinde 100.000,00 TL, 15.9.2008 tarihinde Av...."ye 100.000,00 TL ödendiğini, davacının da başvurusu olduğundan Av...."ye yapılan ödemenin davacı adına yapıldığının düşünüldüğünü beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi durumları gözetildiğinde desteğin anne ve babasına destek olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılar yönünden reddine, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile her bir davacı için 5.000 TL olmak üzere toplam 10.000 TL manevi tazminatın 7.5.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ..."den tahsili ile davacıya verilmesine, fazla ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ...’in yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilerek davacı baba ve anne için 5.000’er TL’den toplam 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı anne ve baba kazada kusursuz olan 31 yaşındaki oğullarını davaya konu trafik kazasında kaybetmiştir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK md 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır. Somut olayda, desteğin ölümü yanında, tarafların kusur oranı, ekonomik ve sosyal durumu, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı davacılar için bir miktar az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir.
    3-Destekten yoksun kalma tazminatı 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 45/II. maddesinde (6098 Sayılı BK"nın 49 vd. maddeleri) düzenlenmiş olup "Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir." şeklinde hükme bağlanmıştır.
    Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile,
    onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK."nun 45/II. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacılar desteğin anne ve babası olup oğullarının ölümünden dolayı destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiştir. Davacı anne ev hanımı, davacı baba bağkur emeklisi olup 2011 tarihli sosyal ekonomik durum araştırmasına göre 800 TL maaşı, aylık 300 TL kira geliri vardır. Destek evli, bir çocuklu olup 2008 yılında 1.500 TL aylık geliri olduğu iddia edilmiştir. Mahkemece maddi durumları gözetildiğinde desteğin anne ve babasına destek olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatının reddine hükmedilmiştir. Çocuklar evli olsa da anne ve babalarına destek olmaları hayatın olağan akışı gereğidir. O an fiilen destek olmasa da, ileride destek olması muhtemeldir. Nitekim, yoksun kalınan destek sadece parasal yardım olarak düşünülemez. Evladın hafta sonlarında, bayram günlerinde vs. anne ve babayı ziyareti, her türlü hastalık ve sair sıkıntılarında yardımlarına koşması, onlara bakmaları da destek kapsamında değerlendirilmelidir. Bu durumda davacıların delilleri toplandıktan sonra, aktüerya uzmanı bilirkişiden alınacak ek rapor sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçe ile talebin tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...’in tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 512,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."den alınmasına 15/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi