8. Hukuk Dairesi 2012/318 E. , 2012/6055 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı
Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen reddine ve kısmen kabulüne dair Ankara 5.Aile Mahkemesinden verilen 26.10.2011 gün ve 514/1433 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; vekil edeni ile davalının 1977 yılında evlendiklerini, dava konusu taşınmazın 1983 yılında davalı adına alındığını, taşınmazın o tarihteki bedelinin yarısını davalının emekli ikramiyesiyle, diğer yarısının ise, davacı ile davalının katkıları sonucu karşılandığını, böylece 22 nolu bağımsız bölümün edinilmesinde ¾ payın davalının ¼ payın ise vekil edeninin katkılarıyla alınmış bulunduğunu açıklayarak 22 nolu bağımsız bölümün ¼ payı bakımından tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, 25.10.2010 havale tarihli ıslah dilekçesiyle tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın keşif tarihindeki değeri 125.000 TL olarak belirlendiğinden bu miktarın 1/4"üne karşılık olan 31.000 TL"nin dava değeri olarak belirlenmesine, noksan harcın bu miktar üzerinden tamamlanmasına ve ıslah taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı – karşı davacı ... vekili 20.05.2008 tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı ... 5942 ada 22 parselde bulunan 16/22 numaralı bağımsız bölümdeki katkısının ¼ paya ilişkin olduğunu ve bunun iptali ile tesciline karar verilmesini istemiş ise de, davacının iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, tamamının kendi kişisel malı ile karşılandığını, 1994 yılında vekil edeninin emekli olduğunu, evlendikleri tarihten 1994 yılına kadar vekil edeninin aldığı maaş ve ikramiyelerin davalının maaş ve ikramiyesinden her zaman fazla olduğunu açıklayarak davacı ... tarafından açılan davanın reddine karar verilmesini istemiş, karşı dava olarak 2 ada 12 parselde bulunan arsa ve 1993 tarihinde 06 LAH 27 plakalı Skoda marka arabanın satın alındığını, kayıtların davacı - karşı davalı ... adına bulunduğunu, 7.8.2007 tarihinde söz konusu arsanın Hasan Hilmi tarafından satıldığını öğrendiklerini, bedelin yapılacak keşif ile belirlenebileceğini ancak, şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla vekil edeninin arsaya yapılan katkısının bedeli olarak 8.000 TL nin, araç içinde yine fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla 2.000 TL alacağın davacı - karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 20.10.2010 havale tarihli ıslah dilekçesiyle de; arsa bakımından isteğini 37.000 TL arttırarak 45.000 TL’ye çıkartmıştır.
Mahkemece, tarafların evlilik birliği içinde iki taşınmaz edindiklerini, bunların her birinin kendi adlarına tapuda kayıtlı bulunduğunu, gelirlerinin de birbirine yaklaşık olduğunu, bu nedenle birbirlerinden isteyebilecekleri katkı payı alacaklarının bulunmadığını açıklayarak her iki davacının taşınmazlarla ilgili isteklerinin reddine, araç için istenen 2.000 TL’nin davanın açıldığı tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte davacı – karşı davalı ...’dan tahsiline karar verilmesi üzerine, hüküm davalı – karşı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 743 sayılı TKM.nun 170. maddesi uyarınca taraflar arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mallardan kaynaklanan katkı payı alacağına ilişkindir.
Taraflar 28.01.1977 tarihinde evlenmiş, 2008 yılında Ankara 5.Aile Mahkemesinde açılan 2008/31 Esas sayılı boşanma davasının kabulle sonuçlanması ve 05.02.2009 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Taraflar arasında, evlendikleri 28.01.1977 tarihinden 4721 sayılı TMK. nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, eşler başka bir mal rejimini ileri sürmediklerine göre, bu tarihten boşanma davasının açıldığı 2008 yılına kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TKM. m. 202) Taraflar arasındaki mal rejimi TMK. nun 225/2. fıkrası uyarınca boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir.
Davacı – karşı davalı ... tarafından dava konusu yapılan 5942 ada 22 parseldeki 22 nolu bağımsız bölümün 1983, davalı - karşı davacı ...’in katkı payı alacağına konu yaptığı 2 ada 12 nolu parselin kooperatif arsası olduğu, 1986 yılında ...’un annesi adına kayıtlı bulunduğu, daha sonra 03.09.1986 tarihinde annesinin Hasan Hilmi’ye devrettiği 08.01.1992 tarihinde yapılan ferdileşme ile Hasan Hilmi adına tapuya tescil edildiği, 06 LAH 27 plakalı aracın ise, 27.10.1997 tarihinde edinildiği, her üç malın da eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiği dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerle sabit bulunmaktadır.
Mahkemece, 5942 ada 22 parselde bulunan 22 nolu bağımsız bölümle ilgili davanın reddine karar verilmiş olup, bu hüküm davacı – karşı davalı ... tarafından temyiz edilmemiştir. Davalı – karşı davacı ... vekilinin ise, araç yönünden herhangi bir temyizinin bulunmadığı, sadece 2 ada 12 parsel bakımından hükmün temyiz edildiği belirlenmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre 07.10.1986 tarihinden 1997 yılına kadar Hasan Hilmi tarafından kooperatife yapılan ödemelerin toplamının 13.485 TL olduğu anlaşılmıştır. Ancak, 07.10.1986 tarihinden önce ... ve annesi tarafından yapılan ödemeler ve miktarı konusunda herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmamıştır. Şayet, kooperatife ilk üye olan Hasan Hilmi’nin annesi Müjgan tarafından yapılan ödemelere ilişkin bilgi ve belgeler dosyaya sunulduğu taktirde bu miktarın hesaplamada göz önünde bulundurulması ve düşürülmesi düşünülmelidir. Taraflar evlendikleri tarihten itibaren işçi sıfatıyla Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde çalıştıklarına ve belli bir gelire sahip olduklarına göre, davalı – karşı davacı ...’un 2 ada 12 sayılı parsele katkısının olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle evlenme tarihinden ödemelerin yapıldığı 1997 yılına kadar her iki eşin toplam gelirlerinin hesaplanması, tarafların sosyal statüleri ve mesleki konumlarına göre yapabilecekleri harcamalarının belirlenmesi, davacı – karşı davalı ... 743 sayılı TKM. nun 152. maddesi uyarınca ayrıca, evi geçindirme yükümlülüğü bulunduğundan buna ilişkin harcamaların da Hasan Hilmi’nin harcamalarına eklenmesi, her birinin yapacakları toplam harcamaların ayrı ayrı edindikleri gelirlerinden düşürülmesi ve böylece her birinin yapabilecekleri tasarruf miktarlarının saptanması, toplam tasarruf miktarı karşısında davalı – karşı davacı ...’un katkı payı oranının bulunması, bu katkı payı oranının 2 ada 12 sayılı parselin dava tarihi olan 30.04.2008 tarihinde saptanacak gerçek değeri ile çarpılması sonucu bulunacak miktarın davalı – karşı davacı ...’in katkı payı alacağı olarak hüküm altına alınması gerekmektedir.
Davalı – karşı davacı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 2 ada 12 parsel yönünden 6100 sayılı HMK. nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacıya iadesine 21.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.