5. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/26456 Karar No: 2018/3899 Karar Tarihi: 08.03.2018
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/26456 Esas 2018/3899 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2016/26456 E. , 2018/3899 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R – Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.Mahkemece, davacıya, malike ait veraset ilamı alması ve mirasçılarını davaya dahil etmesi için yetki ve süre verilmiş olup, davacı idare vekilinin tapu maliki ve mirasçılarının tespit edilemediği beyanı üzerine mahkemece taraf teşkili sağlanamadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece davalının dava konusu taşınmaz kaydındaki açık kimlik bilgileri Tapu ve Nüfus Müdürlüklerinden istendikten sonra, adı geçenin açık adresi Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve Tebligat Kanununun 21/2 maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip kendisine; şayet ölü olduğu tespit edilirse, sunulacak veraset belgesi veya nüfus müdürlüğünden getirtilecek aile nüfus tablosu esas alınarak mirasçıları Kamulaştırma Kanununun 14/5 maddesi uyarınca davaya dahil edildikten ve aynı şekilde adresleri tespit edildikten sonra mirasçılarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilerek, nüfus kaydı ile mirasçılarının tespit edilememesi halinde ise 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun gereği adı geçen davalıya mahallin en büyük Mal Memurunun kayyım tayini ile yargılamaya devam olunması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.