11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/8299 Karar No: 2020/2709
Sahte fatura düzenleme - defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/8299 Esas 2020/2709 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıklar hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan dört kez cezalandırılmaları talebiyle kamu davası açılmıştır. Sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri bozulmuştur. Sanık ... hakkında defter ve belge gizleme suçundan verilen mahkumiyet hükmü onanmıştır. Suçun sübutu kabul edilmiş, cezayı artırıcı neden bulunmamış ve azaltıcı sebepler takdir kılınmıştır. Sanıklara yüklenen suçlar Vergi Usul Kanunu'nda öngörülen ceza türü ve üst sınırı itibarıyla asli dava zamanaşımına tabidir. 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Sanık ... hakkında defter ve belge gizleme suçundan verilen mahkumiyet hükmü ise bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, 66/1-e maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2017/8299 E. , 2020/2709 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenleme, defter ve belge gizleme HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında; beraat Sanıklar ... ve ... hakkında; mahkumiyet
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının 11.10.2011 tarih 2011/18693 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar ... ve ... hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan dört kez cezalandırılmaları talebiyle kamu davası açılmış olmasına rağmen hüküm kurulmamış ise de, Mahkeme tarafından ayrıca hüküm kurulması mümkün görülmüştür. 1-Sanık ... hakkında defter, belge gizleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik katılan vekili ve sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller gerekçeli kararda incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı artırıcı nedenin bulunmadığı, azaltıcı sebeplerin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan katılan vekili ve sanığın yerinde görülmeyen temyiz nedenlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, 2-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde; Sanıklara yüklenen suçların 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda öngörülen cezalarının türü ve üst sınırı itibarıyla TCK’nin 66/1-e maddesinde belirlenen asli dava zamanaşımının, süreyi kesen son işlem tarihi olan sanıkların sorgularının yapıldığı 06.12.2011 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz talebi bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE, 3-Sanık ... hakkında defter, belge gizleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik katılan vekili ve sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde; a)Defter ve belgeleri gizleme suçunun, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, sanığın, istem yazısının tebliği tarihinde şirketin yetkili müdürü olmadığı ve sanığa defter ve belge ibrazı için yapılmış bir tebligat bulunmadığı da gözetilmeden, unsurları itibariyle oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, b)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, katılan vekili ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.