12. Ceza Dairesi 2014/10478 E. , 2015/6113 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK"nın 223/2-a. maddesi gereğince beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında,... Koruma Kurulu"nun 14.02.1996 tarih ve 5576 sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu kabul edilen ve... Koruma Bölge Kurulu"nun 21.07.2011 tarih ve 7377 sayılı kararıyla 2. derece doğal sit alanı olduğu kabul edilen ... ilçesi, ... köyü, ...mevkii, 301 sayılı parselde yer alan ve tapuda sanık ... adına kayıtlı olan arazide, ... Jandarma Komutanlığı görevlilerince yapılan devriye görevi sırasında 2 katlı betonarme binanın yapılmış ve sanık tarafından kullanılmakta olduğunun tespit edildiği, sanığın verdiği ifadelerinde, önceki evinin dar gelmesi nedeniyle, eski evi yıktırdığını ve yerine bu evi yaptırdığını, bunun için izin alınması gerektiğini bilmediğini beyan ettiği, sanığın izin almadan inşaat yaptırdığı yerin 2. derece doğal sit alanı içerisinde bulunması Nedeni ile sanık hakkında soruşturmaya başlandığı ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, her ne kadar sanık verdiği ifadesinde, bina yapmak için izin alınması gerektiğini bilmediğini iddia etmiş ve yapılan yargılama neticesinde, 11.10.2013 tarih ve 28792 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun gereğince, sit alanı ilanına ilişkin kararların tebliğ veya tapuya şerh verilmesinin zorunlu hale getirildiği, olayda ise tebliğ veya tapuya şerhin bulunmadığı gerekçesi gösterilerek, sanığın beraatine karar verilmiş ise de; tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının tebliğ zorunluluğunun yukarıda açıklandığı üzere, 11.10.2013 tarihinden itibaren yapılan tescil işlemleri için gerekli olduğu, bu tarihten önce yapılmış tescil işlemleri için tebliğ zorunluluğu bulunmayıp, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilmiş olmasının, sit kararının bilindiğinin kabul edilmesi konusunda yeterli olduğu, olayımızda ise davaya konu yerin tapu kaydına konulmuş şerhin bulunmadığı, ancak ...Koruma Kurulu"nun 14.02.1996 tarih, 5576 sayılı kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edildiğine ilişkin tutanak örneğinin dosya kapsamında bulunması ve sanığın olay mahallinde ikamet etmesi karşısında, sanığın suça konu yerin 2. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığını bildiğinin kabul edilmesi gerektiği, böylece sanık hakkında kurulan beraat gerekçesinin yerinde olmadığı, gerek 08.04.2011 tarihli olay yeri keşfine iştirak eden kadastro teknisyeni ve mimardan alınan bilirkişi raporlarından, gerekse inşaat bilirkişisi mimardan alınan 23.07.2013 tarihli ek rapordan anlaşılacağı üzere, sanığın izinsiz bina yaptığı yerin 2. derece doğal sit alanı içerisinde yer aldığı, eyleminin tam bir fiziki ve inşai müdahale kapsamında olduğu, binanın ilk tespit tarihinden itibaren 1 yıllık zaman aralığında yapılmış olduğu, tüm bu nedenlerle eylemleri sabit olan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle sanığın beraatine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde suç tarihi itibariyle il özel idaresi bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu tespit edilip, hükümden sonra, 08/10/2013 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun"un 65. maddesinde yapılan değişiklikler de dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, sanığın beraatine ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.