Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/1978 Esas 2020/7973 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1978
Karar No: 2020/7973
Karar Tarihi: 01.12.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/1978 Esas 2020/7973 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili, ortaklığın giderilmesi isteğiyle dava açmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne karar vererek, ortaklığın satış yoluyla giderilmesine hükmetmiştir. Ancak davalılar itiraz etmiştir ve Yargıtay'a başvurmuştur. Yargıtay, dava konusu taşınmazların paydaşlarının veya mirasçılarının tamamının davada taraf olarak yer alması gerektiğini belirtmiş ve taraf teşkilinin eksik olması nedeniyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- HMK'nın 27. maddesi: Tarafların hukuki dinlenilme hakkını düzenlemektedir.
- Anayasa'nın 36. maddesi: Savunma hakkını güvence altına almaktadır.
14. Hukuk Dairesi         2017/1978 E.  ,  2020/7973 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06/04/2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11/03/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili; dava konusu 123 ada, 9 parsel ve 123 ada, 13 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın öncelikle aynen taksim, mümkün olmadığı taktirde satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... ve davalı ... temyiz etmişlerdir.
    HMK"nın 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu itibarla, ortaklığın giderilmesi davalarında, dava konusu taşınmaz maliklerinin veya mirasçılarının tamamının davada taraf olarak yer alması, paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir. Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 sayılı HMK’nnn 27. maddesinde de “Hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır.
    Somut olayda; dava konusu taşınmazlarda paydaş olan muris ..."ın mirasçılarını gösterir ... Sulh Hukuk Mahkemesinden alınan 16.02.2007 tarih ve 2007/95 Esas - 2017/103 Karar sayılı mirasçılık belgesinde mirasçısı olarak Mazlum İnanç"ın da gösterildiği, ancak bu kişinin davada taraf olmadığı anlaşıldığından taraf teşkili sağlanmaksızın yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması yerinde değildir. Anılan mirasçılık belgesinin iptali sağlanmadığı sürece söz konusu mirasçılık belgesine göre taraf teşkilinin sağlanması gerekeceğinden, eksik taraf teşkili ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.