22. Hukuk Dairesi 2016/32443 E. , 2020/4066 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVALILAR : 1- ANKARA ATIK VE MAKİNE TİC. SAN. LTD. ŞTİ. ADINA VEKİLİ AVUKAT ...
2- ... ADINA VEKİLİ
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalılara ait işyerinde çöp ayrıştırıcı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı şirket zamanaşımı defi ve husumet itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı ... ise davalı şirketin alt işvereni olduğunu, davacının kendi firmasından ayrıldıtan sonra çalışmaya devam ettiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının fazla mesai yapıp yapmadığı, ulusal bayram ve genel tatillerde çalışıp çalışmadığı, karşılığının ödenip ödenmediği noktasındadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının ayın 3 haftasında 7 gün olmak üzere 08.00-19.30 saatleri arasında 1,5 saat ara dinlenme kullanarak haftalık ortalama 17 saat fazla mesai yaptığı değerlendirilmiştir. Davacı Ankara 19. İş Mahkemesinin 2014/214 esas sayılı ... dosyasında davacı tanığı olarak beyanında kışın 08.00-19.00,20.00 saatleri arasında, yazın nisan başı ile ekim sonu arası 08.00/08.30-21.00,21.30 saatleri arasında çalıştıklarını, yazın 18.30 ve kışın ise 18.00 den sonrası için yaptıkları fazla mesailerin ve ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının karşılığını aldıklarını beyan ettiğinden hesaplamanın buna göre yapılması ve gerekmektedir.
Ayrıca ulusal bayram ve genel tatil tatillerde çalışmasının karşılığının ödendiğini beyan ettiğinden ulusal bayram ve genel tatil tatil ücreti talebinin reddi gerekirken kabulü isabetsiz olmuştur.
Bu yönler dikkate alınmaksızın hüküm kurulması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.